Kayseri'nin Sarız ilçesine bağlı Çağşak doğumlu İzmir
milletvekili Ali Yiğit Cumhurbaşkanı'nın, Başbakan'ın, Dışişleri
Bakanı'nın Avrupa'ya kafa tutmasına bozulmuş.
"Biz çağdaşlığımız ve demokratlığımızla hazırız; bazen diyoruz ki,
İzmir ayrılsın, AB'ye girsin" diye yumurtlamış...
Belli ki, CHP'li siyasetçi Ali Yiğit vekilliğini yaptığı ve onca
yıl yaşadığı şehrin "ruh"unu benim kadar bile tanımıyor.
Öyledir!
Dar bir kültürel çevrede sosyal hizmet faaliyetlerine katılırsınız,
iş hayatında istihdam sağlarsınız, derken siyaset kanınıza
girer.
Sırtınız sıvazlanır, yüzünüze gülünür; sevildiğiniz duygusuna
kapılırsınız.
Sloganların ve basmakalıp yargıların konforu yakanıza yapışır.
Ve gözleriniz en yakınınızdaki gerçeklere bile kör olur.
***
İnsan inanamıyor ama...
Sanırım sayın İzmir milletvekili şehrinin siyasal karakterini yaz
mevsiminde Alaçatı ve Çeşme'nin büründüğü ruh haliyle
karıştırıyor.
Hani orada kendilerini Fransa'nın Provence bölgesinde yaşıyor,
İspanya'nın Ibiza adasında denize girip eğleniyor sananlarla...
Feci bir yanılgı bu!
Yahu İzmir bir kasaba değil, devasa bir ticaret ve sanayi şehri!
Üstelik o çok bayıldığınız Avrupa'dan hak ettiği ilgiyi hiç
görememiş bir şehir.
Oturun da bir çalışın bakalım, acaba neden?
Hatta üzerinde çalışılacak bir konu daha vereyim...
Öğrendiğim kadarıyla Ali Yiğit aslen bir Balçova sakiniymiş. Güzel.
Ben severim Balçova'yı.