Haşmet Babaoğlu Sabah Gazetesi

Tam şu sıra tarihte bakılması gereken dönemler

Bana soracak olursanız... İçerde ve dışarda... Ve tam şu sıralarda... Olup bitenleri daha iyi anlamak ve uyanık kalarak izlemek için tarihte dönüp bakmamız gereken bazı dönüm noktaları var. Meraklı...

30 Mart 2018 | 241 okunma

Bana soracak olursanız...
İçerde ve dışarda...
Ve tam şu sıralarda...
Olup bitenleri daha iyi anlamak ve uyanık kalarak izlemek için tarihte dönüp bakmamız gereken bazı dönüm noktaları var.
Meraklı olunsun, olunmasın ders gibi çalışılacak dönemler bunlar...
Bunlardan üçünü aşağıda sıraladım...
1. 30 Mayıs 1876 Darbesiyle Abdülaziz'in tahttan düşürülmesinin (Padişah 4 Haziran'da bilekleri kesili halde bulunmuştu) ardından gelişen olayların en sonunda II. Abdülhamit tahta geçti. Darbeci cuntanın isteğiyle Meşrutiyet ilan edildi, ilk meclis açıldı fakat ilginçtir, hemen bir yıl sonra Rusya Eflak Boğdan'a girmiştir. Halk arasında "93 harbi" diye bilinen bu savaştaki yenilginin bizim için sonuçları çok ağır oldu. Kesin bir kırılma noktasıdır.
1876-1877 enine boyuna irdelenmelidir.
Kıbrıs'ın bu savaşta bize destek oluyor görünen İngiltere'ye bırakılması ve daha birçok şey ayrıca dikkate değer.
2. Hiç şüphesiz 1908-1909 süreci özellikle önemlidir. 2013'ten beri yaşadıklarımızı ve bugünlerde Türkiye düşmanları tarafından tekrar ocağa konulan tezgâhları anlamak için tekrar tekrar bakılmalıdır. Okullarda 31 Mart vakası (13 Nisan 1909) diye okutulan olaylarda Hareket Ordusu gerçekte kimler adına hareket etmiştir? Sakın bu "hareket" aslında Osmanlı'nın başşehrinin ilk işgali olmasın? II. Abdülhamit düşürülüp esir edilmiştir. Ancak olup biten bundan ibaret değildir. Bitiş için 1. Dünya Savaşı'nı kriter almak doğru mudur?
Bana sorarsanız, kriter 1909'dur; Osmanlı bir daha dizlerinin üzerine kalkamamıştır.
3. Bugün devletler arasında aydan aya değişen dengelere, kavgalara ve sürpriz uzlaşmalara şaşırıyoruz. Tuhaf da bir eğilimimiz var: Anlaşmalara inanıyor, kavgaları ciddiye almıyoruz. Oysa 2. Dünya Savaşı'nın hemen öncesine bakmak çok zihin açıcıdır... Mesela ilk olarak aklıma gelen şu; 1922 Washington Deniz Silahsızlandırma Konferansı'nda Japonya'nın askeri gücü sınırlandırılmıştı.
Sonra ne olduğunu tarihi bir yana bırakın, filmlerden bile biliyoruz. Ya Sovyetler Birliği ile Almanya arasındaki meşhur 1939 Saldırmazlık Paktı'na ne demeli! Paktın imzalanmasından kısa süre sonra da büyük savaş patlamıştı. Şu daha da ibret vericidir:
Almanlar 1936'da Avusturya'nın bağımsız ülke kalacağını anlaşmayla taahhüt etmişti. Ne oldu? 1938'de Almanya bu küçük ülkeyi ilhak etti. Bilmem, anlatabildim mi?

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Ne oluyor, ne olacak? 21 Kasım 2024 | 430 Okunma Çığ 19 Kasım 2024 | 384 Okunma ABD’yi konuşmaktan mı korkuyorsunuz? 18 Kasım 2024 | 504 Okunma ‘Ben... şey... inanacağım’ 17 Kasım 2024 | 119 Okunma Haftanın notları: Maneviyat ölünce... 16 Kasım 2024 | 172 Okunma