Eksikliği fazlalıkla gidermeye kalkışmak...
Boşluğu tıka basa doldurunca "bolluk" elde edeceğini sanmak...
Zaman elimizden kayıp gidiyor diye hızla arkasından koşarsak
yakalayacağımıza inanmak...
İçi daraldıkça oturulan evi ve çevreyi genişletmenin, eşyaları
çoğaltmanın çare olacağı hissine kapılmak...
Kaderin ödüllerine iştahla sarılırken, sillelerine kapıyı kapatmaya
çalışıp beceremeyince kahrolmak...
İşte modern insanın kolunu, bacağını ve en fenası ruhunu kaptırdığı
tuzak.
Sonuç...
Şık gösterilmeye çalışılan aşırılık.
Orta yolu (hayırlı olanı) ıskartaya çıkartan ifrat ve tefrit
tahterevallisi.
Dolgu kültürü.
Her çukura, her yaraya, her eksiğe, her acıya suni ve geçici bir
"dolgu"yla çözüm aramak...