"Halep'te kapıların bir tokmağı var.
Şimdilerde, bu çoğunlukla Fransa'dan ithal edilen, bir kadın eli
şeklindeki demir veya bronz bir tokmak. Tokmak çalındıktan sonra
bir Avrupalının beklediğinin aksine kapıyı biri açmıyor.
Uzaktan ince bir sesin 'Min', yani 'Kim
o?' dediği işitiliyor. Buna cevap vermek bir seyyah için
zor."
Ne zamanın Halep'i bu anlatılan?
Şöyle...
Bir antikacı ve seyyah olan Henry S.
Cowper o yılın kışını Kahire'de geçirdikten sonra Doğu
Akdeniz kıyıları Halep, Bağdat gibi şehirleri gezmeye çıkıyor ve
hatıralarını (yeni kuşakların kitabın adına da özellikle dikkat
etmesini isterim) 1894'te Through Turkish
Arabia...