Yükselen ekonomiler piyasalardaki son dalgalardan geniş çapta etkilenirken, Hindistan da çeşitli açılardan üzerinde baskı hisseden ülkeler arasında geliyor. Öte yandan Hindistan ekonomisi bugünlerde, dünya sıralamasında bir basamak daha atlamanın da övüncünü yaşıyor. Son yıllarda gerçekleştirdiği (ve güncellediği) büyüme verileri eşliğinde, hemen önünde yer alan Rusya, İtalya ve Brezilya ekonomilerini geride bırakan Hindistan, Dünya Bankası istatistiklerine göre 2017 itibariyle Fransa’yı da geçerek dolar cinsinden cari büyüklükte 6. sıraya yerleşmiş bulunuyor. Hatta bu yıl için birtakım tahminlere göre, İngiltere’yi de aşıp dünya 5.’liğine yükselmesi muhtemel.
Dolayısıyla tarih bir nevi geriye dönüyor. 20. yüzyılın başında İngiltere ve ortaları itibariyle Fransa ile İtalya gibi Avrupalı ülkelerin gerisine düşen Hindistan ekonomisi, görünen o ki kaybettiği sıraları şimdi geri alıyor. Elbette bağımsızlığa adım adım ilerleyen o tarihler, ülkenin ekonomik anlamda uzun bir zayıflama hikayesinin birikimlerini taşıyor. Nitekim o vakit dünya ekonomisinden aldığı pay düşük tek hanelere inen Hindistan’ın, daha öncesinde upuzun zamanlar çift basamaklı bir hisseye sahip olduğunu biliyoruz.
Söz konusu seyrin sorumlusu olan sömürge tarihçesi bir yana, bağımsızlık sonrası farklı dönemler dahilinde kendini çeşitli planlar çerçevesinde toparlamaya çalışan bu dev Asya ekonomisinin son senelerde bir atak içinde olması dikkat çekiyor. Geçtiğimiz yıllarda (bir parça yavaşlasa da) dünyanın en gösterişli GSYH gelişimi sergileyen ülkelerinden olan Hindistan 2016 ve 2017 yıllarında sırasıyla %7,1 ve %6,6 oranlarında büyüme kaydederken, 2018 ilk çeyreğinde de vitesi %7,7’ye yükseltti. Bu hızlanmada, ülkede yatırımlar...