Donald Trump göreve geleli 6 ayı geçti. Yarattığı beklentiler ise, bu süre zarfında vaatleriyle çok uyuşmayan bir hayal kırıklığına (ya da kimine göre memnuniyete) dönüştü.
Aslında baktığınızda ülkede ekonomi yolunda gidiyor, doğru. Hatta geçtiğimiz hafta istihdamdan borsaya uzanan güzel güzel manşetler gelince “daha yeni başlıyoruz” babında mesajlara da şahit olduk. Tabii burada Trump faktörü ile geçmişten bugüne gelen mirasın meyvelerini ayrıştırma meselesi de var; o başka…
Yeni Başkan'ın ekonomi politikalarındaki başarısı halka sorulduğunda ise, kafalar pek net değil. Örneğin, düzenli olarak yürütülen Quinnipiac University anketine göre, Trump’ın ekonomi yönetim tarzını tasvip etmeyenlerin oranı Şubat ayında %41 iken, geçtiğimiz hafta itibariyle %52 oldu. İyi verilere rağmen görüşlerin negatifleşmesi, vergi reformu gibi güçlü vaatlerin hayata geçememesini de içinde barındırıyor. Tabii farklı anketlerde daha yumuşak sonuçlara rastladığımız da olurken, detaylı veriler Cumhuriyetçiler ile Demokratlar arasındaki kısmen tarafgir görüş ve yanıt uçurumlarını da ortaya koyuyor.
Bununla birlikte, tüm anketleri toparlayıp son 6 ayda izlenen trendi okuduğumuzda, “onaylanma-onaylanmama” arasındaki bandın aleyhte giderek açıldığı çok net anlaşılıyor. Trump’ın başını yukarı vermiş bu “tasvip edilmeme” grafiğinde, ekonominin dışında da çeşitli dinamikler var. Bunlar arasında sağlık reformu çok ciddi bir yer tutarken, dış politikayla ilgili meseleler de öne çıkıyor diyebiliriz.
Bu noktada Trump’ın dikizlendiği kritik noktalardan biri ise, son dönemde kendisinin canını sıkan konulardan olan Rusya… Rusya’nın ABD seçimlerine bulaşmış olması iddiası, her ne kadar Putin tarafından kati ret, Trump tarafından ise burun kıvırmayla karşılansa da, anketlerin de işaret ettiği üzere ortalık çoktan karıştı ve her şeyler bulandı.
İRAN, KORE, RUSYA