Faizle işleyen bir ekonomik sistemin içerisinde din işleriyle ilgilenen bir devlet kurumu olmak çelişkiler yumağında yaşamak gibi bir şeydi. Diyanet zamanla o yumağın kendisi olmayı seçti...
Hiç de kolay değildi;
Mesela siz "Piyangodan kazanılan para haram, bununla yapılan iyilikten de sevap beklenmez" diye fetva verirken, bir yandan da devletin başka bir kurumunun şans oyunları oynatması gibi.
Diyanet ve faiz mevzusu bu zamana kadar dönem dönem gündeme geldi/getirildi. Ama galiba hiçbirisi bu "sosyal konut projesiyle ev sahibi olmak" üzerine verilen "caizdir" fetvası kadar ses getirmemişti.