Hatice Kübra Gazeteciler

Kemal Sunal filmlerini neden severiz?

Kendine has jest ve mimikleri ile 7'den 70'e herkesi güldürmeyi başaran bir sanatçıdır Kemal Sunal. Bir sanatçının toplumda varolabilmesi ve varlığını sürdürebilmesi halkta bir...

09 Ağustos 2018 | 11.498 okunma

Kendine has jest ve mimikleri ile 7'den 70'e herkesi güldürmeyi başaran bir sanatçıdır Kemal Sunal. 

Bir sanatçının toplumda varolabilmesi ve varlığını sürdürebilmesi halkta bir karşılığının olmasıyla ve halkın o sanatçıyı ne kadar benimsediğiyle doğru orantılı. 

Kemal Sunal'ın ölümünden sonra bile filmlerinin hala sevilerek izlenmesi, televizyon ekranlarında defalarca yayınlanması ve daha önce izlediğimiz filmleri her defasında yine aynı duyguyla izleyebilmemiz, 30-40 yıl sonra bile insanlarda aynı etkiyi bırakabilmesi halka ne kadar dokunabildiğinin bir göstergesi. 

Bu konu zaten tartışmaya kapalı.

Peki biz Kemal Sunal filmlerini neden bu kadar sevdik?

Kemal Sunal filmlerinin Türk sinemasında yayınlanmaya başladığı 70'li yıllarda Türk sinema sektörü bir çıkmazın içindeydi ve kendisini bu çıkmazdan erotik film furyasıyla kurtarmaya çalışıyordu. 

Toplumda ekonomik krizin de etkisiyle karamsarlık ve umutsuzluk hakimdi. Sonrasında 80 darbesi ve yaşanan süreç Türk sinemasını doğrudan etkiledi. 

İşte böyle bir dönemde Kemal Sunal filmleri halkta büyük bir ilgi görmeye başladı. İnsanlar yaşadıkları sıkıntıları bir süreliğine de olsa unutturan Kemal Sunal filmlerini izlemeye gidiyorlardı. 

70-80 ve 90'ları düşündüğümüzde insanlar sadece "gülmek" için Kemal Sunal filmleri izliyordu dersek büyük yanılgıya düşeriz. 

Kemal Sunal filmlerinde bir yandan gülerken bir yandan toplumun içinde bulunduğu sosyo-ekonomik ve kültürel durum gözler önüne serilir, deyim yerindeyse hicvedilir. 

Köyden kente gelmiş ama kente de alışamamış ya da kenti görmüş ama köyüne dönmüş, gelenekle "yeni" arasında sıkışıp kalmış insanların bu sorunlardan doğan ironik hallerini görürüz Kemal Sunal'da. 

Yine, kentli hayata adapte olmak ve köşeyi bir şekilde dönebilmek için türlü dolaplar çevirmesi gerektiğini er geç anlayan fakat değerleri ve insani tarafı buna bir türlü izin vermeyen bir insanın trajikomik hallerini görürüz. 

Hep içimizden birini, hatta içimizdeki o iyi niyetli, saf tarafı temsil eder. 

Türkiye'de gerçekleşen sosyolojik ve ekonomik değişimin, ahlaki dönüşümün resmidir Kemal Sunal.

"Umudumuz Şaban" Ecevit'in umut olduğu dönemlere, "Katma Değer Şaban" Özallı yıllardaki KDV'ye göndermedir. 

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Başak Demirtaş'a yapılanı kınayan ezikler! 16 Haziran 2020 | 10.866 Okunma Fatih Altaylı'dan Cüneyt Özdemir'e ne değişti? 29 Mayıs 2020 | 10.517 Okunma Çocuklarınızın ekran bağımlılığı arttı mı? 18 Mayıs 2020 | 2.690 Okunma Sevda Noyan olayı ve muhafazakar dönüşüm! 11 Mayıs 2020 | 8.540 Okunma Dayatmacı, Baskıcı ve Faşist 29 Nisan 2020 | 5.581 Okunma