Kıyametten hemen önceki günler karanlık olacak, sonra Hz. Mehdi’nin zuhuru ile kısa bir dönem İslam dininin hakimiyeti ile bolluk, refah ve adalet yaşanacaktır.
Şia inancına göre şu anda gaybet-i kübra yani uzun gaybet döneminde olan Hz. Mehdi (as) yaşamaktadır.
On iki imamın sonuncusu olan ve Hz. Hüseyin efendimizin soyundan gelen Hz. Mehdi’nin geleceği kesindir.
Resulullah (SAV) şöyle buyurmuştur: “Mehdi benim soyumdandır. İsmi Benim ismim ve künyesi Benim künyem, şekli Benim şeklim, sünnet ve tavrı Benim sünnetim ve tavrımdır. Halkı Benim şeriatıma, dinime teşvik eder ve Rabbimin Kitabına davet eder. O’na itaat eden Bana itaat etmiştir ve O’na muhalefet eden Bana muhalefet etmiştir, O’nun gaybetini inkâr eden beni inkâr etmiştir.”
Zuhur öncesi durumu bildiren hadislere göre, Hz. Mehdi’nin öncesinde tüm dünyada ve İslam toplumlarında zulüm, kötülük, fesat, günah ve dinsizlik yayılacaktır.
Faiz yeme, zina ve diğer kötü işler yaygın bir şekilde yapılacak; katı kalplilik, sahtekârlık, nifak ve dedikodu çoğalacak; İffetsizlik, hayâsızlık, haksızlık umumileşecek, iyiliği emredip, kötülükten alıkoymak terk edilecektir.
Yine Ehl-i Beyt imamlarının, geleceğinden haber verdiği ve Hz. Mehdi’nin zuhuru öncesinde geleceğine dair işaretlerden biri de Süfyani’nin ortaya çıkışıdır.
Bazı rivayetlere göre Emevilerden Yezid b. Muaviye’nin neslindendir. Adı Osman b. Anbese’dir.
Ehl-i Beyt’e ve Ehl-i Beyt dostlarına karşı özel bir kini vardır. Kızıl suratlı, mavi gözlü, çirkin yüzlü, zalim ve hıyanetkârdır.
Dımeşk, Filistin, Ürdün, Hamas ve Kaserin’i içine alan Şam bölgesinde kıyam edecek, tasarrufuna alacak ve büyük bir orduyla Irak’ta Kufe üzerine hareket edecek. Irak şehirlerinden özellikle Necef ve Kufe’de büyük cinayetler işleyecek ve bir diğer orduyu Arabistan’da Medine’ye gönderecektir.
Sufyani’nin ordusu Medine’de cinayetler işleyip Mekke’ye doğru hareket edecek. Mekke ile Medine arasında Allah’ın emri ile yer yarılarak onları yerin dibine alacaktır. Süfyani, Irak’tan Şam’a kaçacak. Hz. Mehdi onu takip etmesi için bir ordu gönderecek ve nihayet onu Beyt’ül Mukaddes’te helak edip başını vücudundan ayıracaktır.
Kısaca, Hz. Mehdi’nin gelişi öncesinde büyük bir fitne ortamı gelişecek; savaşların yanı sıra ahlaksızlık ve toplumsal çöküntü çok artacaktır.
Hakim Müstedrek’inde Ebu Hureyre’den rivayetle Hz. Peygamberin şu hadisini verir: “Resulullah “izacaenasrullah” suresini “efvaca’ya” (yani 1- Allah’ın yardımı ve fetih geldiğinde, 2- ve insanların dalga dalga Allah’ın dinine girdiklerini gördüğünde) kadar okuyup şöyle buyurdu: ‘Mutlaka insanlar dinden (İslam’dan) dalga dalga çıkacaklar, dalga dalga girecekleri gibi.’”
İşte böyle bir ortamda inananların ne yapması ile ilgili olarak hadislerde tavsiyeler vardır.
Hz. Ebu Musa anlatıyor, Resulullah (sav) buyurdular ki: “Kıyametten hemen önce karanlık gecenin parçaları gibi fitneler var. Kişi o fitnelerde mümin olarak sabaha erer; akşama kâfir olur; mümin olarak akşama erer, sabaha kâfir çıkar. O fitnede oturan, ayakta durandan hayırlıdır. Yürüyen koşandan hayırlıdır. Öyleyse yaylarınızı kırın, kirişlerinizi parçalayın, kılıçlarınızı da taşa vurun. Sizden birinin evine girerlerse Hz. Adem’in iki oğlundan hayırlısı olsun (ölen olsun, öldüren değil). (Ebu Davud, Fiten 2 (4259, 4262). Tirmizi, Fiten 33 (2205)).