Hayrettin Karaman Yeni Şafak Gazetesi

ABD güvenilir bir ortak mı?

Arap Baharı -kim ne derse desin- silahsız devrim yapmak üzere sokağa dökülen bazı İslam ülkeleri halklarının, sömürücülerle işbirliği yapmış bulunan diktatörlere karşı meşru bir...

28 Ocak 2016 | 445 okunma

Arap Baharı -kim ne derse desin- silahsız devrim yapmak üzere sokağa dökülen bazı İslam ülkeleri halklarının, sömürücülerle işbirliği yapmış bulunan diktatörlere karşı meşru bir başkaldırma ve hak arama hareketi idi. Zaman ayarı, dünya güçleri ve dengelerinin iyi hesap edilip edilmediği gibi tenkitler, hareket başarısız olduktan sonra dışarıdan gazel okuyanların nağmeleridir. Bu gibi hareketlerde hesap hataları olabilir; ama başarılı olursa herkes alkışlar ve övgüler yağdırırlar, başarısız olursa hikmet-füruşların, çok bilenlerin sayısı artar.
Hareket niçin başarısız oldu?
Bazılarına göre hareket Batı'nın, daha iyisini engellemek için kurguladığı bir şeydi, engelleme amacına ulaşan Batı, hareketi de başarısız kılarak sonlandırdı.
Benim daha muhtemel gördüğüm ise şudur:
Hareket, bunu gerektiren şartlar oluştuğu ve tahammül gücü sona erdiği için başladı, Tunus'ta, Libya'da, Mısır'da, Yemen'de tamamen veya kısmen başarılı da oldu, en azından işbirlikçi, zalim diktatörleri devirdi. Tunus'ta ve Mısır'da farklı yöntemlerle de olsa demokrasiye doğru önemli adımlar atıldı.
Peki kim, niçin engelledi?
Engelleme ve geriye döndürme eyleminde Batı ile İslam ülkelerinin mutlakıyet rejimlerinin patronları (krallar vs.) işbirliği yaptılar. Mesela BAE'nin, Tunus'taki yönetimi değiştirmek ve mutlakıyeti tesis etmek için harekete geçtiği medyaya bile yansıdı. Başta ABD ve Rusya olmak üzere Batı da tercihini, seküler veya İslâmî demokrasiden yana değil, askeri darbeler ve totaliter rejimlerden yana kullandılar.
Bu işbirliği niçin?
Çünkü totaliter rejimlerin patronları (krallar vb.) bu ülkelerin servetini kendi lehlerine kullanıyor, har vurup harman savuruyor, itiraz edenin dilini koparıyorlardı. Batı da onlarla daha rahat ve kolay işbirliği yapabiliyor, bu ülkeleri sömürme, stratejik emellerine ulaşma bakımından bunları daha kolay lokma olarak görüyorlardı.
Eğer Arap Baharı başarılı olsaydı, halklar kendi geleceklerini kendileri tayin etselerdi, yöneticilerini seçip denetleme imkanına kavuşsalardı ne diktatörler ne de onlarla işbirliği yapan sömürücülerin işleri kolay olmayacak, hatta giderek dünya düzeninde yeni bir seçenek, daha adil ve insani yeni bir düzen yeşerecekti.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
İmansız akıl uygarlığı 01 Eylül 2024 | 275 Okunma Batı’da yaşayan Müslüman 25 Ağustos 2024 | 443 Okunma Sosyal medya aynasından 18 Ağustos 2024 | 127 Okunma Güç dengesi şart 11 Ağustos 2024 | 117 Okunma Bu acılı günde 04 Ağustos 2024 | 233 Okunma