Arap Baharı -kim ne derse desin- silahsız devrim yapmak üzere
sokağa dökülen bazı İslam ülkeleri halklarının, sömürücülerle
işbirliği yapmış bulunan diktatörlere karşı meşru bir başkaldırma
ve hak arama hareketi idi. Zaman ayarı, dünya güçleri ve
dengelerinin iyi hesap edilip edilmediği gibi tenkitler, hareket
başarısız olduktan sonra dışarıdan gazel okuyanların nağmeleridir.
Bu gibi hareketlerde hesap hataları olabilir; ama başarılı olursa
herkes alkışlar ve övgüler yağdırırlar, başarısız olursa
hikmet-füruşların, çok bilenlerin sayısı artar.
Hareket niçin başarısız oldu?
Bazılarına göre hareket Batı'nın, daha iyisini engellemek için
kurguladığı bir şeydi, engelleme amacına ulaşan Batı, hareketi de
başarısız kılarak sonlandırdı.
Benim daha muhtemel gördüğüm ise şudur:
Hareket, bunu gerektiren şartlar oluştuğu ve tahammül gücü sona
erdiği için başladı, Tunus'ta, Libya'da, Mısır'da, Yemen'de tamamen
veya kısmen başarılı da oldu, en azından işbirlikçi, zalim
diktatörleri devirdi. Tunus'ta ve Mısır'da farklı yöntemlerle de
olsa demokrasiye doğru önemli adımlar atıldı.
Peki kim, niçin engelledi?
Engelleme ve geriye döndürme eyleminde Batı ile İslam ülkelerinin
mutlakıyet rejimlerinin patronları (krallar vs.) işbirliği
yaptılar. Mesela BAE'nin, Tunus'taki yönetimi değiştirmek ve
mutlakıyeti tesis etmek için harekete geçtiği medyaya bile yansıdı.
Başta ABD ve Rusya olmak üzere Batı da tercihini, seküler veya
İslâmî demokrasiden yana değil, askeri darbeler ve totaliter
rejimlerden yana kullandılar.
Bu işbirliği niçin?
Çünkü totaliter rejimlerin patronları (krallar vb.) bu ülkelerin
servetini kendi lehlerine kullanıyor, har vurup harman savuruyor,
itiraz edenin dilini koparıyorlardı. Batı da onlarla daha rahat ve
kolay işbirliği yapabiliyor, bu ülkeleri sömürme, stratejik
emellerine ulaşma bakımından bunları daha kolay lokma olarak
görüyorlardı.
Eğer Arap Baharı başarılı olsaydı, halklar kendi geleceklerini
kendileri tayin etselerdi, yöneticilerini seçip denetleme imkanına
kavuşsalardı ne diktatörler ne de onlarla işbirliği yapan
sömürücülerin işleri kolay olmayacak, hatta giderek dünya düzeninde
yeni bir seçenek, daha adil ve insani yeni bir düzen
yeşerecekti.