Hayrettin Karaman Yeni Şafak Gazetesi

Bey’at ve şûrâ

Bağdâdî (Dâiş'in lideri) gibi kendini ümmetin imamı ve halifesi ilan edenler bey'at kavramını ve uygulamasını saptırarak istismar ediyor, bütün müminlerin kendilerine bey'at etmeleri gerektiğini, bey'at etmeyenlerin...

11 Mart 2016 | 730 okunma

Bağdâdî (Dâiş'in lideri) gibi kendini ümmetin imamı ve halifesi ilan edenler bey'at kavramını ve uygulamasını saptırarak istismar ediyor, bütün müminlerin kendilerine bey'at etmeleri gerektiğini, bey'at etmeyenlerin kâfir veya fâsık olacağını, bey'ata zorlanacağını… duyuruyorlar. Genel kabul görmüş kadim fıkhımıza göre: Bey'at, usulüne uygun olarak halife (imam, emîru'l-mü'minîn, İslam devlet başkanı) seçildikten sonra ümmetin ona “yeminli olarak itaat sözü vermesidir”. Şimdi bu cümleyi (hükmü) tahlil edelim: “Usulüne uygun olarak seçilmek”. Ümmetin bir şekilde belirlediği “ehlü'l-hal ve'l-akd”; yani ümmet adına üst karar mercii kimin halife olacağına karar verir. Bu karar serbest müzakere ile verilir ve ehliyet esas alınır. Ümmetin ahlak ve makama liyakat bakımından en uygun olanı belirlenir, ona önce bu heyet bey'at eder, sonra da çağın imkanlarına göre bütün ümmet bey'at ederler.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
İmansız akıl uygarlığı 01 Eylül 2024 | 275 Okunma Batı’da yaşayan Müslüman 25 Ağustos 2024 | 443 Okunma Sosyal medya aynasından 18 Ağustos 2024 | 127 Okunma Güç dengesi şart 11 Ağustos 2024 | 117 Okunma Bu acılı günde 04 Ağustos 2024 | 233 Okunma