Bütün zamanlarda ve mekanlarda insanlara yol gösterecek, hayat
rehberi olacak bir dinin kitabı (vahyi) zamanlar ve mekanlar
bakımından da detaylara inerek kapsayıcı olma yolunu tutsaydı
anlama ve uygulama bakımından insanlar çıkmaza düşer, ne
yapacaklarını bilemez hale gelirlerdi. Kitabın “kuru ve yaş her
şeyi ihtiva etmesi” ancak az sayıda detay, daha çok da çerçeve ve
genel ilkeleri içermesi olarak anlaşılmak gerekir.
İlgili kaynaklarda “olaylar ve meseleler çok, doğrudan meselelere
cevap teşkil eden naslar ise az ve sayılı olduğu için ilâhî
iradenin keşfedilmesi ve uygulanarak kulluğun gerçekleştirilmesi
ictihadı zaruri kılmaktadır” denir. İctihad nasları anlama ve
yorumlama, kıyas, fayda-zarar durumunu değerlendirme (mesalih) ve
Şâriin makadını gerçekleştirme (mekasıd)… şekillerinde
gerçekleşir.
Geçmiş müctehidlerin ictihadda ittifak ettikleri (icma) az,
edemedikleri daha çok olmuştur. İttifak edilemeyen hususlarda,
büyük müctehidlerin yaşadıkları zamanlarda taassub değil, hoşgörü,
tevazu, saygı, takdir ve farklı görüşlere meşruiyet tanıma durumu
hakim olmuştur.