Bir kimsenin, medresede ve/veya imam hatip okullarında okumadığı, bunları yakından ve içinden bilmediği halde ikide bir de bu iki değerli kurumu karşı karşıya getirmesi, birini diğerine tercih etmesi, daha doğrusu birini atıp diğerini tutması müminlerin ortak amacına ve hedefine uygun düşmüyor. Bir zamanlar ne mektep vardı, ne medrese, ne de tekke. Peygamberimiz'in (s.a.) mescidini ve meclislerini bunlara benzetmek isabetli değildir. O mübarek mescidde ve meclislerde olup bitenler, kıyamete kadar her şartta ihtiyaç duyulacak, adı ve şekli şöyle ya da böyle olacak bütün İslâmî eğitim-öğretim faaliyet ve kurumlarının ruhunu ve istikametini belirleyecektir, belirlemelidir; adını ve şeklini değil. Medrese teşkilatının başka din ve kültürlere ait kurum ve uygulamalardan alındığına dair de kayıtlar vardır.