Namaz konusunda geçerli olan genel kural oruç için de
geçerlidir: Allah ve Resûlü bildirmedikçe hiçbir kimse belli bir
günü oruç ibadetine tahsis edemez, “şu günde oruç tutmak sünnettir,
müstehabdır, hayırlıdır” diyemez.
Ramazan orucu gibi farz, adak orucu gibi vacib oruçlar bu yazının
konusu değildir. Kandil günlerinde veya bir gün önce, bir gün sonra
oruç tutmanın dindeki yeri hakkında yanlış açıklamalar yapıldığı
için burada, Allah ve Resûlü'nün bildirmesine dayalı olarak fıkıh
kitaplarında açıklanan nafile oruçları ele alacağız.
Nafile namazlar gibi nafile oruçları da “hakkında özel açıklama
bulunan” ve “böyle olmayıp sevap kazanmak isteyen müminin isteğine
bırakılmış olan” nafile oruçlar diye ikiye ayırmak uygun olur.
İkinci kısımdaki oruç için “mutlak nafile”, birinci kısım için de
“mukayyed nafile” ifadeleri kullanılmaktadır.
Hakkında ayet veya hadis bulunan, Peygamberimiz'in tuttuğu ve
ümmetine tavsiye ettiği oruçlar şunlardır:
Her hicrî-kamerî ayın onüç, ondört ve onbeşinci günlerindeki oruç.
Bu günlerin geceleri ayın ışığı ile aydınlık olduğu için “beyaz
günler” diye anılmıştır.