Hayrettin Karaman Yeni Şafak Gazetesi

Siyasi İslâm

Bugün “ılımlı İslâm” konusunu yazmak, ılımlı olan ve olmayanın İslâm değil, Müslümanlar olduğunun altını çizmek istiyordum. Arşivime baktım, 12 yıl önce de bu konuyu...

10 Kasım 2017 | 583 okunma

Bugün “ılımlı İslâm” konusunu yazmak, ılımlı olan ve olmayanın İslâm değil, Müslümanlar olduğunun altını çizmek istiyordum. Arşivime baktım, 12 yıl önce de bu konuyu yazmışım (daha önce ve sonra da yazdıklarım var). Bu yazıyı biraz kısaltarak vereyim de meselemizin yeni olmadığı görülsün dedim:

Siyasi İslâm terkibi yanlıştır; dilbilgisi bakımından değil, kavram olarak yanlıştır, karşılığı yoktur; çünkü bir tane İslâm vardır, onun kitabı, peygamberi ve mensupları bellidir. Asırlardır İslâm’ın temel bilgi ve hüküm kaynakları âlimler tarafından yorumlanır, mensupları da bu yorumlardan birine veya birkaçına göre uygulama yaparlar, Müslümanca yaşamaya çalışırlar. İslâm’ın bir tek olması, bütün yorumların ve uygulamaların da bir tek, bir çeşit, tek tip olmasını gerektirmez. Hem inanç, hem de amel (İslâm’ın ibadet ve hayat düzeni kurallarına uygun hareket, davranış) bakımından farklı yorumlara dayalı mezhepler vardır, bir mezhebin mensupları içinde de tam veya eksik uygulama bakımından farklılıklar vardır; ancak bu farklılıklar “farklı İslâmlar” olarak isim almamışlar, meselâ Maturidi İslâm’ı, Eş’âri İslâm’ı, Şafiî İslâm’ı..., keza salihlerin İslâm’ı, fâsıkların İslâm’ı... denmemiştir. 

İslâm yalnızca ibadeti ve ahireti anlatmaz, müminlerin dünya hayatında riayet edecekleri bazı kaideler de koyar ve buyruklar da verir. Buradan hareketle kimse, meselâ ibadet alanını kastederek “ibadet İslâm’ı”, hukuk alanını kastederek “hukuk İslâm’ı”... demez. İslâm’ın siyasetle ilgili emir ve yasakları da vardır, İslâm’ı teori ve inanç olarak siyasetten ayırmak mümkün değildir. Bazı Müslümanlar siyasi hayatın da İslâm’a göre düzenlenmesi ve yürütülmesini ister, bunun için örgütlenir ve faaliyet gösterirlerse bunlara “siyasi Müslüman” ve bunların dinlerine de “siyasi İslâm” demek doğru olmaz. Ortada bir tek İslâm vardır, bazı Müslümanlar bunun tamamını uygulamak isterler veya buna güçleri yeter, bazıları da bir kısmını uygular veya uygulayabilirler. Bir isim vermek gerekirse bu, İslam’ı bölerek, çeşitlendirerek değil, uygulamanın tam veya eksik olmasına, şu veya bu yoruma dayanmasına göre yapılır. 

“Siyasal İslâm” diye bir terim uyduranlar bunun içini farklı zamanlarda farklı Müslüman guruplarla ve bunların örgütleri ve faaliyetleri ile dolduruyorlar. Yakın geçmişte Hizbullah, Hizbüttahrîr, Müslüman Kardeşler’in isimleri anılıyordu, son zamanlarda ise el-Kaide revaçta. Peki, bunların dini siyasi İslâm ise başka Müslümanların dininin adı nedir? “Siyasi olmayan İslâm” mıdır? Bu ise bunun anlamı nedir? İçinde siyasetle ilgili bir kural, bir buyruk, bir hüküm bulunmayan İslâm mı demektir? Peki, böyle bir İslâm var mıdır? “Hayır, ılımlı, laik, seküler İslâm” diye cevabı veriliyorsa bu da “siyasi bir yorum” değil midir? Yani ortada, İslâm’ın siyasi yönü ile ilgili iki yorum var demektir:

1. İslâm nizamı (İslâm’a özgü siyasi düzen),

2. İslâm’ın, çağdaş siyasi düzenlerle uzlaştırılması sonucu ortaya çıkan “İslâm’a onaylatılmış” çağdaş siyasi düzen. Dikkat edilsin, her ikisi de siyasidir ve İslâm’ın yorumuna dayanmaktadır. 

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
İmansız akıl uygarlığı 01 Eylül 2024 | 275 Okunma Batı’da yaşayan Müslüman 25 Ağustos 2024 | 443 Okunma Sosyal medya aynasından 18 Ağustos 2024 | 127 Okunma Güç dengesi şart 11 Ağustos 2024 | 117 Okunma Bu acılı günde 04 Ağustos 2024 | 233 Okunma