7 Haziran öncesi ve sonrası...
Siyasette ortak akıl, bir kıyıya
itilmiş. Siyaset 7 Haziran öncesi gibi.
Yine ayrımcılık, yine ötekileştirme...
Bir yandan savaş çığırtkanlığı, öte
yandan kimi partilerin “kırmızı çizgisi”, siyasette“ortak
aklı” devreye sokmuyor.
AKP muhalefeti, muhalefet özellikle MHP
lideri Devlet Bahçeli’yi
anlayamıyor...
Bahçeli, AKP tabanına oynuyor; örtülü değil, kendi
adayları Ekmeleddinİhsanoğlu’na
Meclis Başkanlığı seçimlerinde sahip çıkıyor, dördüncü turda bile
ona oy veriyor.
Sıcak ama esintili bir günün içinden bir yandan savaş
çığırtkanlarının konuşmalarına, IŞİD’in sınır
boyunda kazdığı çukurları,
gün doğarken işgal ettikleri Suriye topraklarına mayın
döşemelerini anlamaya çalışıyorum.
***
Kürt sorunu, çözüm
süreci, IŞİD, savaş, yeni hükümetin
kurulması, MHP’ninAKP’yi
aratmayan toplumu
ötekileştirmesi, siyasal zincirin halkalarını
oluşturuyor.
CHP ve MHP arasında
söz yarışı; “biz haklıyız, MHP’yi harcatmadık” gibi
açıklamalar... CHP
lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun
Devlet Bahçeli’ye sert çıkışı:
“Bahçeli, her dönem AKP’nin koltuk değneği
oldu. Abdullah Gül’ün
cumhurbaşkanıseçilmesinde, eğitimde yapılan
düzenlemelerde, Suriye’ye asker gönderilmesineilişkin
tezkerelerde de AKP’yle birlikte hareket etti...”
CHP kulislerinde
ise Deniz Baykal’ın
Cumhurbaşkanı Erdoğan’la Dışişleri Konutu’nda
2 saat 40 dakika süren sohbeti...
Gerçekten, neler konuştu Erdoğan ve
Baykal...
Bir gece ansızın telefonu çalıyor Baykal’ın.
Cumhurbaşkanı RTE arıyor: