Hayatı acının, hüznün, ölümlerin gölgesinde sürdürmek zor...
Yaşamı kucaklamak, yüreğinde tomurcuklaştırmak, hayatı yaşanır hale
getirmek için aşkın ve sevdanın gölgesinde çoğaltmak zor.
Ankara katliamında şehit düşen askerleri, sivilleri toprağa verdik,
acımız büyük.
Savaş mı yoksa barış mı?
Yaşamın o derin sessizliği içinde avuçlarımızdan kayıp giden
dostluklarımızı yitirirken böyle bir soruya herkes aynı yanıtı
veriyor:
“Savaş kıyımdır, felakettir, biz barış istiyoruz...”
Türkiye, Rusya, ABD, İran, Fransa, Almanya ve öteki ülkeler...
İyi, güzel...
Yanı başımızda savaş var, çocuklar ölüyor, kentler
bombalanıyor.
Suriye, Rusya’nın mandası mı?
Artık ölümlerle yatıp ölümlerle kalkıyoruz... Vicdanımız körelmiş,
kömür karasına dönmüş.
Bir fırtınanın kanatlarında ölüm meleklerini görüyoruz.
Kaygılıyız gelecek günler için...
Vadiye bir hüzün bulutu düşüyor, Kilis’ten bomba sesleri duyuluyor,
İdil’de insanlar evlerine kapanıyor.
Cizre, Nusaybin, Lice, Sur...
Kaç şehit cenazesi geldi, kaç terörist etkisiz hale getirildi, kaç
masum Kürt yurttaşımız öldü?
Yorgun kavramsal bir gök, bir ufuk çizgisinde buluşuyor.
Gün dağların üzerinden batarken yine hüzün çöküyor yüreklere...
Gözbebeklerinde korku, yılgınlık...
Viran hanelere şehit haberleri geliyor...
Tek katlı, derme çatma bir ev, kapısında bayrağımız
dalgalanıyor...
***
Dünyanın patronları, efendileri, kendi ülkelerinin insanlarına
hesap verecekleri yerde, mazlum ülkelere girip çıkıp oralarda
yaşayan yoksullardan hesap soruyor...
Günahları çok!
Temel hak ve özgürlükleri, insan haklarını ihlal eden bunlar...
İşledikleri suçların hesabını hiçbir zaman vermeyecek onlar!
Olan yoksul Ortadoğu halklarına olacak...
Ülkemizde feda edilen evlatlara...
Baskıcı rejimler Irak, Suriye ve Libya’yı ne hale getirdi gördük ve
yaşadık.
Ne diyor eski bakanlardan, hükümet sözcülerinden AKP’li Hüseyin
Çelik:
“2003 yılında tezkereye ret oyu verdik, kirli ortaklıktan
kurtulduk...”
AKP kurucularından olan Hüseyin Çelik, sitesinde Cumhurbaşkanı
Erdoğan’ı yalanlıyordu iş işten geçtikten sonra...
Elbet ABD’nin Irak’ı işgali kirli bir savaştı. Orada katliam
yapıldı; çocuklar, kadınlar öldürüldü...
Peki, şu “Arap Baharı” hikâyesine ne diyelim ya da hangi adı
koyalım?
Emperyalizmin ağababaları, efendileri yıllar önce hazırlamışlardı
Büyük Ortadoğu Projesi’ni...
Şimdi hayata geçirme zamanı...
Bakın ABD-Rusya nasıl anlaştı PYD-YPG’yle...
Cumhuriyet aylardır harika bir habercilik yapıyor...
Bizi de arkadan vuranlar var...
Orhan Erinç yazdı: