-Tarihe not düşmek için - 3
Ayrı ayrı çağın insanı olmak, tüm tarihin ve
yaşadığımız günlerin acılarını,
eşitsiz gelişmenin yarattığını bilmemekten geçmez mi?
Dünya değişiyor oysa!
İnsanlık gün geçtikçe eşitleniyor...
Eşitsizlik köle toplumlarında göze
çarpıyor...
Baskıcı rejimlerde, özellikle İslam
coğrafyasında...
Kızılderililer ve beyazlar bir zamanlar ayrı
ayrı çağın insanlarıydı.
Şimdi eşit bir biçimde yaşıyorlar!
Tarihin akrebine bakıyorum, yıllar geçiyor,
çoğu zaman bunun farkına varmıyoruz...
Saatlerin akrep ve yelkovanı gibi.
Duygular düşünceler allak bullak oluyor;
katliamlar, kıyımlar
unutuluyor...
İnsan hayatı da böyle oluyor işte...
2010 yılının yetmez ama evetçileri ya da
“evetçiler” şimdilerde darmadağın olmuşlar...
Çoğunluğu AKP yandaşı!
Daha düne dek Fethullah’ın
yanında “saf” tutanlar, bugün Cemaati yerden yere vuruyor,
“haşhaşiler” diye suçluyor, Hrant Dink
cinayetinde “parmak izi” arıyor.
Gündemde okulları var Fethullah’ın!
25 yıl önce Orta Asya
cumhuriyetlerinde, Kuzey Irak’ta,
Balkan ülkelerinde, Kuzey
Afrika’da, ABD’de kuruldu...
Okullar kurulurken Milli Eğitim Bakanlığı’ndan öğretmenler atandı
yurtdışındaki okullara...
Turgut Özal,
Süleyman Demirel, Tansu
Çiller bu okulların açılmasına Türkiye Cumhuriyeti Devleti
olarak destek verdiğini açıkladı, AKP döneminde Abdullah
Gül okulları öve öve bitiremedi.
Burada şunu eklemeliyim... Bu konuda çok yazı
yazdım, nasıl örgütlendiklerini anlattım...
Özbekistan Cumhuriyeti
okulları kapattı, ardından da Beyaz
Rusya...
***
Ayrı çağın insanları olanlar, bilgi
sahibi olmadan düşünce üretenler, tarihin saatinde akreple
yelkovanın yer değiştirdiğini hemen anlamazlar.
Hele hele demokrasisi gelişmemiş, din
ekseninde siyaset yapanlar, bilimin,
birikimin, düşüncenin ne olduğunu hiç bilmezler...
Yaşadığımız günlerin acıları içinde yuvarlanıp
giden bir toplum her söze inanır...
Fethullah’ın okulları 25 yıl önce
açıldı...
Bu okullarda eğitim İngilizce verilir. Amerikan
emperyalizminin bir uç koludur okullar. Amerika sevgisiyle büyüyen,
eğitim gören kuşaklar yetiştirilir.
Bunlar ileride bakan olur, milletvekili,
cumhurbaşkanı, başbakan, Genelkurmay başkanı...
Amaç budur!
Okullar ucuz falan değildir,
bürokrat, siyasetçi, asker
çocukları burslu eğitim görür...
Ayıptır söylemesi, ben bunları söylerken sizler
neredeydiniz?
Fethullah’ın yanında saf tutmuştunuz
saf!
***
Türkiye keskin çelişkilerin içinde yaşayan
bir ülke...
15-20 yıl önce yazdıklarımı arşivden çıkarıp
koysam kimse anlamaz...
Hakkımda kaç dava açmıştı
Fethullah Gülen’in avukatları, anımsamıyorum. Beni
savunmaktan bıkan arkadaşım Avukat Fikret İlkiz’e
sormam gerek.
Belki Akın Atalay, Bülent
Utku ve Tora Pekin de
bilir...
Hep tek başımızaydık!
Kimi okurlar bile sıkılmıştı:
“Yeter artık, konu mu yok
Fethullah’dan başka...”
Ben yazmayı sürdürüyordum “terör örgütü
üyesi, haşhaşi” falan demeyerek.
Tehditler de alıyordum...
Erbil ve
Süleymaniye’ye kurulan iki okulun araç ve
gereçleri Habur’dan götürülmüştü.
Kimindi kamyonlar?
Kızılay ve
Kızılhaç’ın!
Araçlarda başka kimler vardı?
MİT ve CIA
elemanları...