22 Şubat 2002 tarihinde
yazdığım bu yazı bugün güncelliğini hem koruyor hem de
yakın tarihimize ışık
tutuyor...
FETÖ’nün amacı neydi?
Okumanız için...
2002 ve 2017...
***
Fethullah Gülen üç yıldır
ABD’de yaşıyor...
Peki, Gülen niçin Türkiye’ye
dönmüyor?
İşte bu sorunun yanıtı bilinmiyor...
Üç yıldır ABD’de yaşayan Fethullah Gülen’in,
orada bazı yetkililerle ilişki içinde olduğu, Recep
Tayyip Erdoğan için çalıştığı son
günlerde çok konuşuluyor...
Fethullah Gülen ve Esad
Coşan...
Coşan Nakşiydi ve Avustralya’ya yerleşmişti.
Bir trafik kazasında yaşamını yitiren Coşan,
‘Amerikancı İslam modelini’
savunuyordu. Coşan, uzun yıllar Arap sermayesinin de desteğini
almıştı...
Gülen’in ABD’ye, Coşan’ın
Avustralya’ya yerleşmeleri bir rastlantı mıydı?
Gülen de Coşan gibi, “Amerikancı İslam
Modeli”ni savunuyordu. Ancak ikisini birbirinden ayıran bir
özellikleri vardı. Gülen, ordu, polis ve yargıda örgütlenip darbe
yapmak istiyordu. Coşan ise tıpkı Necmettin
Erbakan gibi seçimle iktidarı ele geçirme
amacındaydı...
Gülen ve Coşan, Necmettin Erbakan’la ipleri
yıllar önce koparmış, Recep Tayyip Erdoğan’la ilişki
kurmuşlardı...
Gülen yakın çevresine 1998 yılında şöyle
demişti:
“Askerler bizi rahat bırakmayacaklar.
Ama arkamızda ABD var. En iyisi ‘Amerikancı İslam
Modeli’ni hayata geçirelim...”
Aslında böyle bir düşünce Esad Coşan’ın
yıllardır tartıştığı şeydi. 1989 yılında ‘İslamcı Demokrat
Parti’ modeli gündeme gelmişti. Cumhurbaşkanı
Turgut Özal, Coşan’a haber
iletti:
“Bu konuyu Fethullah Gülen’le
konuşup tartışın, Nurcuların Fethullahçı kolunun
askeri ve sivil bürokraside etkinliği Nakşilerden
daha fazla.”
***
Turgut Özal, kardeşi Korkut
Özal Nakşibendiydi. Her ikisi de Coşan’a önem
verirlerdi... Esad Coşan’la Necmettin Erbakan’ın
‘İslama bakışlarında’ fark
olmamasına karşın araları çok açıktı...
Nakşibendi şeyhi Coşan, bir toplantıda bunu
şöyle açıklamıştı:
“Erbakan, Bülent Ecevit gibi
ulusalcıdır...”
Fethullah Gülen de Ankara’da bir toplantıda
şunları söylemişti:
“Biz İslamcı Demokrat Parti
oluşumuna şu anda mesafeli duruyoruz. Erbakan’la
aramız şu aşamada çok kötü. Eğer Tayyip’i onun
yerine oturtursak tüm tarikatları bir araya
getirebiliriz.”
Fethullah Gülenciler, 1990 başlarında TSK,
polis ve yargıda hızlı bir örgütlenme içindeydiler...
Bu sırada Gülen, çevresine şu mesajı
verdi:
“İşler yolunda gidiyor...”
Ama 28 Şubat her şeyi altüst etti...
Coşan ve Gülen Türkiye’den kaçtı...
Biri Avustralya’da, diğeri
Amerika’da İslamcı Demokrat Parti’yi yaşama
geçirmek için çalışmaya başladılar...
Bu model için bazı gazeteciler ABD’li
yetkililerle ilişki kurdular...
O yıllar ilginç senaryolar yazılmaya
başlandı...
Eğer “İslamcı Demokrat Parti”
kurulursa Kürt kökenli Nakşiler ve Nurcular da bu oluşuma
katılacaklardı...
***