Tarihe not düşmek için - 5 Bir yandan şeriatçı
ve ırkçı terör, öte yandan bir vurgun düzeni. Bir
yanda beş yıldızlı otellerin salonlarında “kuş sütü eksik” iftar
yemekleri, öte yanda Ümraniye’nin varoşlarında
bile bile “zehirli mantar” yiyip can veren yoksul insanlar.
Tam bir çelişkiler yumağı içindeyiz...
RP lideri Necmettin Erbakan Çırağan Oteli’nde
“adil düzen”den söz ederken İstanbul’u kuşatan varoşlardan insanlar
“yardım paketlerine” saldırıyordu. RP yandaşı
tekstil fabrikatörleri “iftar vakti” Çırağan Oteli’nde tarihle
buluşurken “burjuva geleneklerini” harfiyen uygulayıp,
birbirlerinin kulağına şöyle fısıldıyorlardı:
“80 kilo peynir, çay, kuru fasulyeyi, Kasımpaşa’da
dağıtıp da geldim...”
Aynı saatlerde Fethullah Hoca’nın
sık sık görüldüğü, avukatı Feti Ün’ün “kurban
derisi” açık oturumu yaptığı Samanyolu
Televizyonu, Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi
öğretim üyeleri ve öğrencilerine iftar yemeği
veriyordu.
Nerede mi?
Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Tesisleri’nde...
Acaba bu iftar yemeği bir rastlantı mıydı?
Öyle ya daha dört gün önce Marmara Üniversitesi
Atatürk Eğitim Fakültesi Göztepe Kampusu’nda olaylar olmuş,
şeriatçı-ırkçı bir grup, oruç
tutmayan öğrencilerin üzerine
bıçak, satır ve demir çubuklarla
saldırmıştı.
Sonuç?