Tek yanlı, buyrukçu, tepeden
inme bir siyasal irade,
izlenen çatışmacı savaş
siyaseti sarmalı, ölenler, şehit
düşenler...
Meclis’i, demokratik hukuk devletini, siyasi partileri elinin
tersiyle iten, 7 Haziransonuçlarını içine
sindiremeyip koalisyon hükümeti
kurmamak için elinden geleni
yapan 13 yıllık bir siyasal
iktidar...
Ve 1 Kasım’da erken seçim...
Seçim hükümeti...
Daha düne dek “terör örgütünün Meclis’teki uzantısı”
dedikleri HDP’ye iki bakanlık verip seçimlere
gitmek.
HDP’nin AKP’ye elini uzatması
doğal. Demirtaş doğru olanı
yaptı.
Acaba Davutoğlu, seçim hükümetinde ortaklık
yapacağı HDP’yi seçim öncesindeki gibi “terör örgütünün
uzantısı” olarak görmeyi sürdürecek mi?
Çatışmacı, toplumu ötekileştiren bir siyaset anlayışı, toplumun
demokratik değerlerini bir çırpıda çiğneyip geçti...
PKK terörü giderek ivme
kazanıyor...
Meclis’i yok
sayan, yetkisi olmayan bir
hükümet, bu yasal ve anayasal gücü yanına alarak 1
Kasım’da erken
seçime gidiyor...
Baktılar ki HDP’nin önünü kesemiyorlar, bu
kez okları MHP’ye çevirdiler...
AKP’nin amacı çok açık:
MHP’yi yüzde 10 barajının altına çekmek, böylece tek başına iktidar
olmak.