Her ikisi de duayen, ama bir tanesi (‘tokmak’çı olanı) saftirik demek ki!..
Çölaşan’ı, Coşkun’u, Cansen’i falan da var tabii. Yani alayı duayen!..
Gazetenin bi’de “kıç yazarı” var; Yılmaz Özdil... Ben demiyorum kendi diyor;
“Son sayfada yazdığım için ben kıç yazarım, benim yazdıklarım beni bağlar, ama başyazarın yazdıkları gazeteyi bağlar…” (“Nerden uyduruyor böyle şeyleri” diyorlar ya. Mevkiisi müsait!..)
Tabii o yazıda Özdil; “Sen başyazarsın gazeteyi bağlar, ben kıç yazarım..,” diyerek Rahmi Turan’a giydiriyor. Velhasıl gazetenin kıçı başı ayrı oynuyor!