Paralelin hukuk varyetesi bitmez!...
Zamanı kollayıp Başbakana hasta yatağındayken, MİT Müsteşarı'nı içeri almaya çalıştılar…
Milleti, devleti ve dahi başbakanı hukuk dışı yollarla dinleyip, sahte belgeler üreterek yargı ve emniyetteki çeteleriyle hükümete karşı darbe teşebbüsünde bulundular…
Velhasıl, devleti ele geçirip 'Batılı' ve sevdikleri 'Güneyli' kardeşleriyle birlikte Türkiye'yi yönetebilmek için her türlü kumpası kurdular…
Yani anlayacağınız, 'Denizde kum, bunlarda kumpas!...'
Haşaşi kadrolar yine iş başında…
Önce avukatlar reddi hakim ve tahliye talebinde bulunuyorlar…
Sonra nöbetçi mahkemeyi ayarlıyorlar.., olmadı hakimi nöbete çağrıyorlar!...
Zamanı kolluyorlar...
Talebi alan mahkeme yine müthiş bir zamanlama ile görevsiz ve yetkisiz olan diğer bir mahkemeyi 'tahliye kararı' için görevlendiriyor…
Pası alan mahkeme de usul ve yasaya aykırı hukuken geçersiz bir şekilde, Uyap'a girmeden ve dahi soruşturma dosyasını görmeden tahliye kararı veriyor… Tahliye müzekkerelerini Silivri'ye gönderiyor…