Afrin'deki Zeytin Dalı Harekâtı, 52'nci gününe girdi. Şehir
merkezine sadece kilometreler kaldı. YPG, artık şehir merkezi
çevresinde büyük bir karşılık da veremiyor. Köyler teker teker
Türkiye ve Özgür Suriye Ordusu kontrolüne giriyor. Jandarma Özel
Harekât ve Polis Özel Harekât mensuplarımız da Türk Silahlı
Kuvvetleri ile omuz omuza mücadele veriyorlar.
20 Ocak'tan, yani harekâtın başladığı günden son bir haftaya değin
hava şartları aleyhimize işliyordu. İHA'ların havadan görüntü
alması ve SİHA'ların müdahalesi meteorolojik zorluklar sebebiyle
mümkün olmuyor ya da aza iniyordu. Ancak bugün, hava şartlarının da
düzelmesiyle, hem havadan hem karadan müdahalede başarı en yüksek
seviyesine çıkmış bulunuyor. Nitekim YPG'nin üst kadrosu, Afrin'i
teker teker terk ederken, Esed'in İran destekli az sayıdaki milisi
de ya telef oldu ya da kaçtı. Öte yandan, YPG şerefsizliğinin bir
gereği olarak, şehir merkezini terk etmeye çalışan sivillerin önünü
araçlarıyla kesip, onları 'insan kalkanı' olarak kullanmaya
çalışıyor.
Şu ana dek 3.347 terörist etkisiz hale getirildi. 43 şehit verdik
ama o şehitlerin alınması için canlarını fedâ ettikleri toprakların
hiçbirinde geri adım atmadık ve aldık. Fırat Kalkanı'nda
Türkiye'nin askerî kuvvetinin hâlâ diri olduğu dosta düşmana
gösterilmişti; Afrin'de ise Türkiye'nin NATO'nun en adanmış ve
aktif ordusu olduğu kanıtlandı.
Öte yandan şimdiye dek, sözde NATO müttefikimiz ABD'nin, Afrin'e
geçen binlerce YPG teröristini engellemek için bir müdahalesini
görmedik. Dahası, Münbiç'te basınla birlikte gövde gösterisi yapan
Pentagon generallerinin "Bizi vurdular. Biz daha agresif vuracağız"
tehditlerini de unutmadık. Ancak Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, ABD
ile Münbiç ve Fırat'ın doğusundaki YPG teröristlerinin durumu ile
ilgili mutabık kalındığını açıkladı. Bu mutabakat açıklaması,
ABD'nin taktik bir oyalaması olabilir. Zira Obama yönetimi de
YPG'nin Fırat'ın batısına geçmeyeceği sözünü vermişti. Öte yandan
bu mutabıklık tablosu, Türkiye'nin de taktik bir oyalaması
olabilir. Zira Türkiye, özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın
konuşmaları vesilesiyle "Biz yolumuza devam edeceğiz" mesajını
vermeye devam ediyor.
Her halükârda görünen o ki, nisan ve mayıs ayları, Münbiç üzerinden
ABD ile ittifakımız açısından tarihî günlere şahit olacak.