FETÖ'nün siyasî ayağı, Ankara'dan İstanbul'a yürüyüşünü
tamamladı. Dolayısıyla CHP mitingi hakkında, FETÖ'cülerden övgü
dolu mesajlar yağdı. Örneğin Abdülhamit Bilici ve Tarık Toros,
Kılıçdaroğlu için, "Genel Başkandı, lider oldu" yazmışlar.
FETÖ'cülerin 'Hocaefendi'sinden sonra, siyasî liderleri de
böylelikle netleşmiş oldu. O yüzden 2019 seçimlerine, 'ne sağcı ne
solcu' muhaliflerle ittifak ederek girerlerse şaşırmayın.
Diğer bir tescilli FETÖ'cü Önder Aytaç ise, "Kılıçdaroğlu, bizden
birisi gibi halkın içinde" yazmış. Hangi halkın içinden yazmış?
Firar ettiği Güney Afrika'nın... Gülme emojileri kifayetsiz kalıyor
ama tüm bu cilalama çabaları CHP'nin yürüdüğü esas istikâmete
işaret ediyor:
FETÖ tezlerini, FETÖ'ye karşıymış gibi yaparak savunmak ve kendisi
FETÖ'nün kaset operasyonuyla başa gelmiş olsa da, biri ByLock'çu üç
başdanışmanı da FETÖ'den alınmış olsa da, ne zaman ihtiyaç duysalar
FETÖ'cülerin imdadına koşmuş olsa da Ak Parti'nin FETÖ ile
iltisaklı olduğu tezini işleyerek Erdoğan'ı zayıflatmaya
çalışmak...
Bu anlamda önceki günkü mitinge katılım sayısı CHP için önemliydi.
Zira Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın her seferinde iki milyona yaklaşan
Yenikapı mitinglerinin bir benzerini umuyorlardı. Ancak Valilik'in
açıkladığı rakamlara göre 175.000, hadi sizin güzel hatırınız için
200.000 kişi katılmıştı. CHP milletvekillerinin kendi mitingleri
diye, Cumhurbaşkanı'nın Yenikapı mitinginin fotoğraflarını
paylaşması ise orantısız ironi örneklerindendi.
Üstelik bu katılım heyecanını oluşturmak için Kılıçdaroğlu'nun ta
Ankara'dan İstanbul'a kilometrelerce yolu yürüyerek kat etmesi
gerekmişti. Kendisiyle röportaj yapmayan, çiçek vermeyen Hürriyet
yazarı, kendisini övmeyen Alman ve Amerikan basını kalmadı. Ancak
ortaya yine de sönük bir rakam çıktı. Zira FETÖ tezlerinin bu
ülkede alıcısı yok, olmayacak da.