Darbe gecesi, FETÖ'nün 'Genelkurmay imamı', halkı bombalayan
F16'ların kalktığı Akıncı Üssü'nden çıkan Adil Öksüz'dü.
Öksüz, yıllardır Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nde
çalışan bir öğretim üyesiydi.
Ne derslerinde ne de özel hayatında Fetullah Gülen'e bağlılığına
ilişkin pek bir iz bırakmamıştı.
Karşımızda örgüt içi hiyerarşisi tamamen kendine has kodlardan
oluşan, orgeneralin ilahiyat profesöründen ya da emniyet müdürünün
ilkokul öğretmeninden talimat alabildiği, kendilerini gizleme
konusunda üst düzey istihbarat elemanlarından farkları olmayan, tüm
hayatını buna göre organize eden, 'mahrem hizmetler' adı altında
devlete sızmak için özel bir birimi bulunan, eşine az rastlanır bir
örgüt yapısı var.
O yüzden ByLock, FETÖ mensuplarını ayırt etmek için çok önemli.
Çünkü bu telefon uygulaması, FETÖ'cüler tarafından sadece FETÖ
mensuplarının kullanımına açık olacak şekilde oluşturulmuş. ByLock,
telefon rehberinizi kullanarak iletişime geçmenizi sağlamıyor.
Sadece uygulamayı yükleyen kişinin ve iletişime geçeceğiniz
kişilerin kodlarını ve şifreyi bilerek uygulamayı
çalıştırabiliyorsunuz.
Dolayısıyla kendine özel bir referans ağı olan, %100 FETÖ'nün
haberleşme ağı olarak tasarlanmış ve kullanıma açılmış bir
aplikasyondan bahsediyoruz.
Türk istihbaratı, örgütün gizli bir iletişim kanalı olduğunu, 2014
başlarından itibaren diğer alanlardaki haberleşmeleri kesilince
fark etmiş. ByLock diye özel bir aplikasyon vasıtasıyla
haberleştikleri ise Aralık 2014'te tespit edilmiş. Ancak bir yıl
sonra MİT, ByLock server'ına erişim sağlamış ve Aralık 2015'ten
itibaren arşiv kademeli olarak çekilmeye başlanmış. ByLock kullanan
230 bin kişinin 165 bininin kimlikleri tesbit edilmiş, diğerleriyle
alakalı çalışma da sürüyor.
Fakat FETÖ, bu bilgi akışını anlayıp Ocak 2016 sonunda ByLock
sağlayıcılarını tamamen kapatmış.