Geçtiğimiz günlerde, Suudi Arabistan'ın Elaph sitesinin ilginç
bir konuğu vardı! İsrail Genelkurmay Başkanı Eisenkot, Elaph'a özel
bir mülakat vererek Suudi Arabistan'la ittifaklarını derinleştirmek
istediklerini, İran başta olmak üzere düşman ülkeler hakkında
istihbarat paylaşımına gidebileceklerini dile getirdi. İsrail
gazetesi Haaretz de röportajın İngilizce tercümesini dünyaya
duyurdu.
Aynı gün Katar'ın fonladığı Middle East Eye'da da Ürdün
monarşisinin, Suudi Arabistan'ın İsrail'le anlaşarak Filistinlileri
ve Ürdünlüleri 'yarı yolda bırakacağı' endişesi taşıdığı ve
Filistinlilerin geri dönme hakkı mücadelesinin sonlandırılacağından
korkulduğu haberi yayınlandı.
Ertesi gün İsrail İstihbarat Bakanı Katz, yaptığı konuşmada mealen
şunları söyledi:
"Bir yıl önce ABD, İsrail karşıtı bir kararı veto etmeyerek
yerleşimlerimize engel olmuştu. Başkan Trump, İsrail'e karşı gelen
Filistinlileri uyardı ve devam ederlerse Washington'daki
temsilcilikleri kapatmakla tehdit etti. Filistinlilerin bir yıl
öncesindeki tebessümleri yüzlerinden silindi. Bu tesadüf değildir.
Başkan Trump dünyayı iki eksende görüyor: Dostluk ekseninde
Amerika, biz ve pragmatist Sünni müttefiklerimiz var. Diğer eksende
ise İran ve Kuzey Kore'nin başı çektiği kötülük ekseni var.
Filistin hükümeti, hangi eksene katılacağını seçmelidir."
Bu sözlerin üzerinden 24 saat geçmemişti ki Kuveyt'teki bir
televizyon kanalındaki Arap yorumcunun sözleri gündeme düştü:
"1948'den önce Filistin diye bir devlet yoktu. Biz beğensek de
beğenmesek de İsrail, bağımsız ve egemen bir devlettir ve onu
tanımayanlar tiran devletlerdir."
Unutmadan, ünlü bir İsrailli blogger olan Ben Tzion da Suudi
Arabistan'ı ziyaret ederek oradan paylaşımlarda bulundu. Mescid-i
Aksa'ya sokulmayan bir İsrailli, Peygamber Efendimizin kabrinin de
bulunduğu Mescid-i Nebevî'den fotoğraflar paylaştı.
Midem bulanıyor ama Arap devletlerinin bazıları, "Filistin mi, o da
ne?" demeye çoktan hazırlar anlaşılan.. O yüzden son nefesine dek,
"Bir Filistin vardı, bir Filistin gene var" diyecek bir milletin
parçası olmak şükür vesilesidir.