Bir süredir CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun Londra gezisinde
"yabancı yatırımcılarla" yaptığı görüşmeler
konuşuluyor. Ancak elbette bu yatırımcıların kim oldukları, hangi
sektörlere yatırım planladıkları ya da ne kadar yatırım yapacakları
gibi somut veriler yok. Her zamanki gibi Kılıçdaroğlu'nun hiçbir
bilgi içermeyen, kendisinin "fikirlerini" değil
"duygularını" ifade eden soyut,
muğlak, belirsizliklerle dolu cümleleri üzerinden anlamaya
çalışıyoruz ne olduğunu.
Bu Kılıçdaroğlu'nun siyasi üslubunun en değişmez parçası. Belki de
tek değişmeyen tarafı. Zira kendisiyle ilgili geri kalan her şey
çok hızlı değişiyor.
Birkaç ay önce yabancı yatırımcıyı tehdit eden Kılıçdaroğlu, bugün
yabancı yatırım toplamak için ülke ülke gezdiğini söylüyor. Misal
"Katar'a ülkeyi sattılar" dediği uluslararası
finansın İngiltere'den gelmesi ihtimalini bile
"müjde" olarak pazarlamaya çalışıyor. Dün
"tefeci" dediği İngiliz sermayesini bugün
ballandıra ballandıra anlatan da aynı Kılıçdaroğlu.
Fakat kendisinin son iki yurtdışı gezisini takip ettiğimde benim
dikkatimi çeken...