Yıllar boyunca bizim hikâyemizi
sansürlediniz; şimdi anlatmaya başlayınca
"propaganda" diyorsunuz. Yetmedi; şimdi de sözde
özgürlükçüler olarak "boykot" adı
altında sansürcülüğün kıyılarına
vuruyorsunuz. Belki de esas sorun, artık sizin anlatacak bir
hikâyenizin kalmamış olmasıdır.
Cumhuriyet'in kuruluşundan bu yana Türkiye'de kültürel üretim
belirli bir ideolojik çerçevenin etkisi altında şekillenmiştir.
Modernleşmeci ve seküler bir perspektiften beslenen bu çerçeve,
özellikle CHP çizgisindeki kültürel aktörler tarafından uzun yıllar
boyunca hegemonik bir konumda tutulmuştur. Ancak
son yıllarda bu tek yönlü kültürel iktidarın çözülmeye başladığına
dair pek çok gösterge var.
Televizyon dizileri üzerinden okunabilecek bu dönüşüm,
"Diriliş: Ertuğrul", "Payitaht:
Abdülhamid", "Mehmed: Fetihler Sultanı", "Yankı",
"Gassal" ve benzeri yapımlarla kendini belirgin biçimde
ortaya koydu. Bu diziler, tarihsel anlatılar ve dini
referanslar...