Hilal Kaplan Sabah Gazetesi

PKK’nın son kartı

İki gün arka arkaya, Ak Parti'nin ilçe başkanları PKK tarafından katledildi. Önceki gün, yüzlerce aşiret önde geleninin Van'da buluşarak, birlik beraberlik çağrısı yapıp teröre karşı...

12 Ekim 2016 | 2.723 okunma

İki gün arka arkaya, Ak Parti'nin ilçe başkanları PKK tarafından katledildi. Önceki gün, yüzlerce aşiret önde geleninin Van'da buluşarak, birlik beraberlik çağrısı yapıp teröre karşı duracaklarını ilan etmelerinden saatler sonra, Van'ın Özalp İlçe Başkan Yardımcısı Aydın Muştu çocuklarının gözleri önünde katledildi.
Ertesi gece de, Ak Parti Diyarbekir Dicle İlçe Başkanı Deryan Aktert teröristlerce şehit edildi. PKK cinayetleri "gururla" üstlendi. Hatırladığınız gibi, geçtiğimiz ay, Hakkârili Ak Partili siyasetçi Ahmet Budak da, bir gece yarısı evinde çocuklarının gözleri önünde öldürülmüştü. PKK, sahada hem millet hem de devlete karşı verdiği savaşı kaybetmesi sonucu bu alçak cinayetlerle bölgeyi isyan ve kaosa sürüklemeyi amaçlıyor gibi görünüyor.
Konuyla ilgili, hem bölgeyi en iyi bilen isimlerden hem de şehit Deryan Bey'in arkadaşı Ak Parti Diyarbakır İl Başkanı Muhammed Akar ile görüştüm. Akar, bu cinayet dalgasını şöyle yorumladı:
"Görebildiğim kadarıyla, bölgede terör örgütüne karşı bir isyanın başlamış olması gözden kaçmayan somut bir tespittir. 15 Temmuz darbe girişimi sırasında ve sonrasında bölge dik durdu. Millî irade nöbetleri çok kalabalık geçti. Sadece biz 100.000 bayrak dağıttık. Bir birlik ruhu oluşmuştu.
Dicle benim de ilçemdir. Şehidimizle aynı mahalledenim. Yaklaşık üç ay önce Tabur Komutanlığı binasında bir bomba patlamıştı.
Şehit ve yaralılarımız vardı. Orada kendisiyle terörü protesto yürütüşü tertip etmiştik.
Dicle'de çok kalabalık bir yürüyüş, "Kahrolsun PKK" sloganlarıyla gerçekleşmişti.
Ondan beri tehditleri çok arttı.
Cesurdu ve belki de o yüzden gece 11'de işyerindeydi.
Bu devam edecek. Tedbir alıyoruz ama gözleri dönmüş bir terör örgütü var. Toplumda histeri yaratmak istiyorlar. İnsanları anarşik bir duruma sevk etmek istiyorlar ve kaos çıkarsa ondan istifade etmeyi umuyorlar. En önemli husus, ciddi darbe yemeleri, halkın onları yalnız bırakması, kafa tutması, isyan etmesi, kendi destekçilerini bile sokağa desteğe çekememeleri... Bu, Yunanlıların İzmir'den çekilirken, İzmir'i yakması gibi bir durumdur. Mücadeledir, devam edecek.
Akar, sivil toplum, siyasî partiler ve devletin bu noktada ne yapması gerektiği sorusuna da şöyle cevap verdi:

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Trump müesses nizamla savaşırsa dünya kazanır 08 Kasım 2024 | 154 Okunma Avrupa’ya sızan İsrail casusları 06 Kasım 2024 | 293 Okunma ‘Kutsal işgal’ 05 Kasım 2024 | 186 Okunma Göbeğimizi kendimiz keseceğiz 01 Kasım 2024 | 211 Okunma Trump mı, Harris mi? 30 Ekim 2024 | 423 Okunma