Sosyal medya, pek çok açıdan berbat bir yer. Hele tanınan biriyseniz, daha da berbat bir yer. Zira hakkınızda hiçbir şey bilmeyen insanların, isimleri başta, kendileri hakkındaki her şeyi saklayarak, çoğunlukla da can sıkıntılarını geçirmek için 'çemkirmek' amacıyla yaptığı yorumlara maruz kaldığınız bir yer. Bu, herkes için böyle. "Mütevazı" olmayacağım, özellikle benim için de böyle; inanmayan herhangi bir tivitimin altına yazılanlara baksın. Hatta twitter'da "Hilal Kaplan RT'si" diye bir deyiş bile oluştu. Kimin tivitini paylaşsam, IQ seviyesi yerlerde Gezici/ Fetullahçı/ PKK'lı birtakım troll'ler bana ve RT'lediğim kişiye saldırıya geçiyor. İster nesli tükenmekte olan pandalardan, ister Oscar ödüllerinde aktörlerin giydiği kıyafetlerden bahsedeyim, fark etmiyor. Aklınıza gelebilecek her tür hakareti ve hatta tehdidi boca ediyorlar. Eskiden katatonik gibi her şeye 'yargılanacaksınız' yazan bir tayfa vardı; yüzüme tükürmekten kafama sıkmaya kadar ne tivitler gördüm de o tayfayı arar oldum. Latife bir yana, sosyal medyada bir troll gerçekliği var elbette. Ancak ilginçtir, Erdoğan'ı ailesini bile hedef alarak, hatta 'manyak' gibi kelimeler kullanarak eleştirmeyi kendisine hak gören "en Ak Partili yazarlar", her tür eleştiriyi 'troll linci' kalıbına sokup hadiseyi yine Erdoğan'a takık septik muhalifler gibi Cumhurbaşkanı'na bağlamaya çalışıyorlar.