Türkiye'de kadınlara 1934 yılında seçme hakkı verilmesi kuşkusuz
önemli bir adımdı. Gerçi 1950'ye değin
"seçebilecekleri" tek bir parti
vardı, yani ortada "seçenek"
yoktu ama olsun, yine de
önemli bir adımdı.
Gerçi Türkiye'de kurulan ilk partinin adı da "Kadınlar Halk
Fırkası" idi ve onun resmi olarak kurulmasına izin çıkmamıştı;
üstelik en ünlü sufrajetimizi akıl hastanesinde ölüme terk edilmiş
bir kader çizgisine mahkûm eden de yeni rejimdi. Ama olsun,
kadınlara seçme hakkı verilmesi herhalükârda...