CHP'deki 'tek adamlık rejimi' dün itibariyle tescillendi. Tam
sayıda anlaşılamasa bile 600'ün üzerinde delegenin kurultay için
imza verdiği ancak genel merkez baskısıyla imzasını çekenler
yüzünden 625 barajına ulaşılamadığı anlaşılıyor.
Dün Sabah'ta yayınlanan olağanüstü kurultay için toplanan imza
listesine göre, sadece Kemal Kılıçdaroğlu'nun memleketi Tunceli
dahil Şırnak, Amasya, Çankırı, Sinop'tan imza veren çıkmamış.
Mevcut yönetime topu topu beş ilin delegelerinden itiraz yok yani.
Öte yandan Muharrem İnce'nin memleketi Yalova ile Sakarya, Manisa,
Kilis, Aksaray, Bartın, Batman, Bilecik, Düzce ve Hakkâri dahil
toplam on ildeki bütün delegeler İnce'nin liderliğinde birleşmiş.
Ayrıca CHP'de 144 milletvekilinden 10 milletvekili ile 60 kişilik
Parti Meclisi'nden 12 üye olağanüstü kurultayın toplanması için
imza vermiş. 15 kişilik Yüksek Disiplin Kurulu'ndan ise 4 üye
olağanüstü kurultayın toplanmasını istemiş.
Partideki yönetim çıkmazı büyük anlayacağınız. Fakat tabandan yükselen İnce çağrılarına kulaklarını tıkayan genel merkez kendi parti tavanına da kayıtsız kalmayı sürdürüyor. Önümüzdeki ilk kongrede de tüm muhalifleri tasfiye ederek, statükoyu iyice pekiştirme yoluna gideceklerine kesin gözüyle bakılıyor. *** Dün, CHP Genel Merkezi önünde oturma eylemi yapan İnce taraftarları büyük sitem ve hayal kırıklığı içindeydi. Muhalif delegelerden CHP Bitlis Kurultay Delegesi Veysi Uyanık, "İyi Parti'ye grup kurmaları için 15 milletvekili veren genel başkanımız, burada 3- 5- 10 delegenin lafını yaparsa takdirini kamuoyuna ve bu partiye gönül veren yoldaşlarımıza bırakıyoruz" diyerek aslında en çarpıcı yorumu yapıyordu.
Kılıçdaroğlu, İnce'yi siyaseten bitirme adına onu en son seçenek olarak aday yapmıştı.
Kendisi ve partisi %22 oy alırken, %30'un üzerine çıkan İnce'yi de 'Beklentinin altında kaldı' diyerek eleştirebilmişti. Şimdilik koltuklarını koruyan yönetim, hakaret ve iftira üzerinden düşmanlıklar üreterek bir süre daha ülke gündemini zehirlemeye devam edecek. Ancak kesin olan bir şey var: Yolun sonu görünüyor.