BKM'nin patronu Necati ile bir brunch gurubumuz var.. Bu pazar
için Huqqa'da sözleşmiştik. Sabah telefonlar başladı aramızda..
"Programa aynen devam ediyoruz" diye.. Frankfurt'tan arkadaşım Dr.
Erdoğan Karatay da eşi ile İstanbul'daydı. Onları da çağırdım..
Huqqa, Boğaz'ın kenarında bir mekan.. İki kat. Sokak girişi ve de
deniz kenarı.. Hava da günlük güneşlik.. Öyle ki, deniz kenarında
camlar da açık..
Kazakla oturmak mümkün..
Böyle bir günde normalde Boğaz'a inen yollar tıkalı olurdu..
Bomboş.. O bir hafta evvelden yer ayırtmazsan, brunchlarında yer
bulamayacağın Huqqa'nın da yarıdan fazlası boş..
Neden?.
Cumartesi gecesi terör eylemi olmuş..
İstanbul'un yaşadığı en vahşi eylemlerden biri..
Aradan 18 saat geçmemiş.. Kimsede çıkıp brunch keyfi yapacak hal
kalmamış.. Kimileri panikleyip evine kapanmış.. Kimileri, hele
biraz ünlü olanları "İstanbul kan ağlarken brunch keyfi yapanlar"
diye medya, özellikle sosyal medya linçinden çekinmişler,
belli.
Bizim takımın kafası ayni.. "Asıl böyle günlerde bir arada olmalı..
Sokağa çıkmalı ve hayatımızı yaşamalıyız.. Teröre meydan okumak,
dik durmak, eğilmemek böyle olur!."
Terörün hedefi, bombanın patladığı yerdeki 200 kişi değil ki!..
Hedefleri ülkede yaşamı değiştirmek.. Korku, panik havası
vermek..