Dün de, her sabah olduğu gibi başucumda duran alarmlı radyom
uyandırdı beni..
TRT Nağme benim en sevdiğim Türkülerden birini çalıyordu. Çocukken
Bandırma'da parazitli radyomuzun başına toplandığımızda tüm Uluçlar
çok severdik.. Babam "Atatürk'ün en
sevdiği türkülerden"
derdi. Safiye Ayla söylerdi.
Gene o söylüyordu işte.. Nefesimle içime çekerek dinledim Yanık
Ömer'i.. Ben dinlerken, Yanık Ömerlerimiz, saatler önce
başladıkları "Barış Pınarı" harekatını sürdürüyorlardı, tesadüfe
bakar mısınız?.
Yanık Ömer, her savaştan bir yara taşıyor.
Yanık Ömer, yiğit Ömer övünmeden yaşıyor.
Kurtuluş Savaşı'nda yirmi sekiz yaşında,
Mangasının başında, taşıyor.
Yanık Ömer, yiğit Ömer siperleri aşıyor.
*
Savaş biter, Yanık Ömer köye döner;
Köylü bütün bayram eder.
Yanık Ömer kutlanır,
Nişanlısı mutlulanır.
*
Hey!. Yanık Ömer attan iner,
Pembegül'e bağlar kemer,
Köylülere gider haber;
Düğüne, düğüne...
*