Yekpare Acem mülkünü, İstanbul'un bir taşına feda eden şair,
"Liman" sergisini görse, gezse ne derdi acaba diye düşündüm..
Acem Mülkü o limana vuran dalganın bir köpüğüne giderdi bu defa,
herhalde..
Ve de nasıl haklı olurdu, gidin Liman sergisine görün,
gözlerinizle, tarih boyu ne paha biçilmez bir limanda
yaşamışız!.
İstanbul Modern'in "Kapanış Sergisi" Liman'a gitmeye karar
verirseniz eğer yanınıza bir büyüteç alın.. Ya da cebinizde akıllı
telefon varsa, onu büyütece çeviren ayarı öğrenin.
19'uncu yüzyılda yaşayan Mıgırdıç Melkon'un o harika İstanbul
Limanı resimlerinin sırrına ancak büyüteçle varabilirsiniz
çünkü.
Melkon Usta, Sultan Abdülmecit'in en değer verdiği ressamlardan
biri..
Aslında yağlıboya çalışıyor ama bir yandan da resimlerine gerçek üç
boyut vermek için, tahta kabartma tekniğini de kullanıyor.
Tuval, yağlı boya ve ahşap bir arada.. Sarayburnu'ndan Çırağan
Sarayı'na uzanan İstanbul Limanı'nı bu teknikle çalışmış.. Dört
tablo halinde..
Mesela 2 numaralı eserinin önünde durun.. 60 santim eninde, 90
santim boyunda bir tablo bu.. Kadıköy tarafından bakarak çizilmiş.
Limanda kadırgalar, takalar, yelkenliler, saltanat kayıkları var..
Tarihi belge boyamış sanki.