Hıncal Uluç Sabah Gazetesi

Büyük Leyla’yı hatırlamayan Küçük Adamlar!.

Bu satırları yazdığım perşembe için takvimler "10 Mayıs" yazıyor.. 10 Mayıs, Leyla Gencer'in ölümünün "Onuncu" yılı.. Bu onuncu yıl, o kadar önemli ki, dünyanın "1 Numaralı Operası" La...

11 Mayıs 2018 | 286 okunma

Bu satırları yazdığım perşembe için takvimler "10 Mayıs" yazıyor..
10 Mayıs, Leyla Gencer'in ölümünün "Onuncu" yılı.. Bu onuncu yıl, o kadar önemli ki, dünyanın "1 Numaralı Operası" La Scala bir anma töreni düzenledi.
La Scala Milano, Leyla'yı anıyor..
Peki Türk Devlet Operası ne yapıyor?.. Hem de Genel Müdürü bir opera sanatçısı.. Bir Tenor.. La Scala'da "Konuk" söylediği zaman bizi gururlandıran bir tenor o.. Leyla, o Scala'nın devamlı sopranosu, Diva'sı, Kraliçesiydi. En iyi o Genel Müdür bilir Leyla'nın değerini değil mi?
O sanatçı Genel Müdür, o Ölümsüz Diva için ne yapıyor?.
Hiçbir şey!.
Şaştınız mı?.
Şaşmayın!. Leyla'ya ilk ihaneti değil ki bu operamızın..
Sene 1961.. Dünya çapında soprano Leyla Gencer, ülkesine geldi.. "Beni dünya dinliyor. Bir de milletim dinlesin" dedi. Sandı ki, Operası, kendi operası balıklama dalacak bu teklife..
"Olmaz" dedi, zamanın müdürü. "Öyle bir baş rol için gelip gitmek olmaz..
Kadromuza girmen gerek.
La Scala'yı bırakıp bize gelirsen rolü alırsın.." O sıralar, İtalya'da düğünlerde bizim para ile 500 liraya şarkı söyleyen bir tenorcuk var. Orada zaten herkes tenor ya..
Gelmiş Türkiye'ye.. Ona rol veriyorlar. İkinci kast falan. Arada bir sahneye çıkıyor.. Leyla "O nasıl oluyor" dedi. "O İtalyan, Türk değil.. Konuk sanatçı olabilir.
Sen Türksün. Konuk olamazsın.."
Yabancılara açık Türk Operasının kapısı, Türk olduğu için Leyla'ya kapalı..
O ikinci kastta ara sıra sahneye çıkan genç tenor, sonra Pavarotti oldu, o ayrı..
Leyla "Ben de o zaman bir konser verir dönerim" dedi.
Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası (CSO) "Gururla eşlik ederiz" dedi. CSO o zamanlar, her cumartesi öğleden sonra Dil ve Tarih, Coğrafya Fakültesi salonunda bir konser veriyor, üniversite öğrencilerine.
Bir Üniversite Konseri Leyla'ya ayrıldı.
Biz kuzen Ahmet'le (Kışlalı) her hafta gidiyoruz zaten. Ama Efsane Diva Leyla olunca, 2'deki konser için sabah 9'da gittik, giriş serbest konsere. Gittik ki, ana baba günü.. Ankara Üniversitesi oraya boşalmış sanki.. Ortanın gerilerinde iki yer bulduk, oturduk..
Öğleye doğru Dil Tarih'te okuyan iki kız arkadaş geldi. Koltuk değil, sandalye nizamı olduğu için ite kaka sıkıştık.
Sonra iki kız arkadaş daha geldi.
Sıkışacak yer yok. Yeni bir oturma düzeni yaptık. Ahmet'le ben oturduk.
Bir dizimde bir kız, öbür dizimde bir kız.
Ahmet de öyle. İki sandalyede 6 kişi ve saat daha 12!.. Aşağı yukarı her sandalyede üç kişi oturuyor salonda..
Umurumuzda mı?. Leyla heyecanı bu!.
İki saat sonra Leyla göründü sahnede..
O an görmeliydiniz Dil Tarih Salonunu.. O an görmeliydiniz coşkuyu..
O an görmeliydiniz Leyla'yı..
Daha tek ses etmeden salondaki "Leyla" çığlıklarına bakıp hüngür hüngür ağlayan Dünya Divasını..
Leyla ağlayarak söyledi.. Biz ağlayarak dinledik, ağlayarak alkışladık..
Herkes ağlıyor.. Mutluluk, coşku göz yaşları bunlar..
Tam 2 saat sahnede kaldı Leyla..
Tam iki saat!. Yarım saati bis.. Gidiyor. geliyor, alkışlar, çığlıklar dinmiyor..
Gidiyor, geliyor, kıyamet sönmüyor..
Dil Tarih, Dil Tarih olalı böyle bir şey yaşamamıştır. Sonra da yaşamamıştır ya!.
Ben, ben olalı böyle şey yaşamadım ki!.
Leyla nasıl mutluydu. Yorgunluktan, heyecandan ölmüştü. Sesi nerdeyse kısılmıştı ama o da inmek istemiyordu sahneden..
Kim inmek ister ki?.
Ölümünün onuncu yılında bu satırları yazarken, tam 57 yıl önceki o konseri hatırlıyorum hala ve hala heyecandan titriyorum..
Yazıklar olsun Devlet Operası'na..
Onuncu Yılda Leyla için bir Anma düzenlemeyen Devlet Operası'nın Genel Müdürü, halen sahneye çıkan bir tenor. Murat Karahan.. İstanbul Operası Müdürü, halen aktif sanatçı, Bariton Suat Arıkan.. İkisinin de aklına gelmedi Leyla'yı ölümünün onuncu yılında anmak.. Milano'nun La Scala'sı hatırlıyor ama, hatta onun sayesinde bugünlere gelen operamızın Murat'ı ve Suat'ı hatırlamıyorlar..
Hatırlamamaları mümkün mü?.
O zaman?.
Leyla sen o kadar büyüksün ki, zarar yok. Bırak birtakım "Makam Meraklıları" da hatırlamayıversin.
Yarın onları hatırlayan çıkmazsa şaşmam!.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
En güzel manzara... İnsan!.. 23 Kasım 2022 | 4.132 Okunma Türk ve Norveç Halk Müziği’nde ortak noktalar!.. 24 Nisan 2022 | 300 Okunma Bugün için yazmak içimden gelmedi, inanın!.. 23 Nisan 2022 | 618 Okunma Domenec Torrent, hoca moca değil!.. 22 Nisan 2022 | 377 Okunma Pitbull dehşeti ve verilen komik ceza!.. 21 Nisan 2022 | 268 Okunma