10 Eylül 1994'te yayınlanan bu yazımı, özellikle her sabah asansör beklerken, ya da asansör içindeyken, birbirlerinden "Allah'ın selamı"nı bile esirgeyen meslektaş ve güya Sabahtaşlarıma ithaf ediyorum. Okumalarında yarar var.
***Bu gerçek öyküyü Readers Digest'te okudum. Siz de okuyun istedim..
***33 yıl önce, Teksas, El Paso'da, her sabah erken saatlerde aynı otobüse binerdik hepimiz.. Uyku mahmuru inşaat işçileri.. Aramızda bir tek yaşlı adam vardı. Dağınık, bakımsız bir yaşlı adam. Her sabah gelir, şoförün arkasındaki koltuğa oturur, hiç ses çıkarmadan giderdi.
Kent merkezinde bir Yaşlılar Evi vardı. Gazete kitap okudukları, radyo dinledikleri, yemek yedikleri.. Onun önünde inerdi.