Meriç, telefon etti dün.. Ne mutlu bana ki ona
"Meriç" diye hitap etme şansına sahibim.. Çünkü
1961'de ilk sahneye çıktığı günlerden beri arkadaşım, dostum,
kardeşim benim..
Son defa sahneye çıktığında da ordaydım.. Gene Kuğu Gölü temsiline
yardımcı olmak üzere Ankara'daydı. 50 yılı geçmişti,
"Cumhuriyet'in ilk Kuğu'su" dans
edeli.. Şimdi son Kuğu'sunu (Tabii o yıl için son) çalıştırmak için
ordaydı.
"Hocam, Kuğu Gölü'nde danssız bir rol var,
bilirsin. Kraliçe.. Onu oyna, aramızda
ol" dediler. Kırmadı ve son defa sahneye çıktı.
Ben de ordaydım tabii..
Ona o gün bugün "Kraliçem" demem ondan..
Kraliçem aradı dün.. "Ankara'ya gidiyorum
Hıncal" dedi. "Kuğu Gölü'nü
çalıştırmaya.."
Benden sadece 2 yaş küçük ama, içindeki Türk balesi aşkı, hele de
Kuğu Gölü aşkı bitmiyor, bu dünya balerininin..
"Dünya balerini" diyorum. Palavra değil..