Yani batıl inançlarım olsa, "Sabahattin'in (Yüzevler) lanetine
uğradı" diyeceğim..
Kasımpaşa maçında hem de kaç kez "İntihar" hamlesi yapmasını
anlamam mümkün değil.. Bu ülkenin oyunu en iyi okuyan, en doğru
zamanda en doğru müdahaleyi yapan adamı olarak bilinen, bu sayede
hem Milli Takım'da, hem Galatasaray'da çok büyük zaferler kazanan,
Floransa'da adını "Unutulmazlar" arasına yazan, Milan'ın başına
geçen Hocam, son haftalarda ortalarda yok.
Sivas maçını, hem de o hafta her takım Galatasaray'a çalışmışken,
göz göre göre kaybetmişti.
Pazar günü de Kasımpaşa maçında, tekrar ediyorum.. Resmen, alenen
intihar etti.
İkinci yarıya Serdar'ı kenara alıp Eren'le başlaması çifte
intihardı aslında.. Serdar, Galatasaray savunmasının en iyi
adamı..
Niye çıkar, kimse anlamadı. Maç sonunda "Sakat" gibi laflar
gevelenmiş. Diyelim doğru. Orta sahanın dikine oynayan, topu
ileriye oyun kurarak taşıyan ve kullanan Donk'u stopere çekmek
neyin nesiydi peki?. Serdar sakatsa, kenarda Ahmet Çalık var. Koray
Gunther var. Alırsın biter gider. Donk'un geriye çekilmesiyle
Galatasaray orta sahadaki en önemli savunma ve hücum adamını
kaybetti. İlk yarıdaki umutvar oyun sıfırlandı.
Eren'in ikinci santrfor olarak oyuna sokulması ayrı hataydı.
Çift santrfor üzerinde durulması, uzun uzun çalışılması gereken
oyun düzenidir. "Bana gol lazım" diye, bunları yapmadan takıma
santrfor doldurmak, gol değil, golsüzlük getirir.
O santrforlar birbirlerini marke ederler adeta ve rakip savunmanın
işini kolaylaştırırlar.
Aynen de öyle oldu. Hocam bunu görmediği gibi, oyuna bir de Sinan'ı
soktu ki, o da ortaya dalsın, üç santrfor birbirini ezsin..
Galatasaray soldan, Rodriguez ve Nagatomo ile harika ikili akınlar
yapıyor. Sağda Linnes çok iyi ama tek başına.. Takıma ortayı
kalabalıklaştırıp tıkayacak değil, sağ kanadı da sola çevirecek
kanat adamı lazım. Kenarda Yasin.. Hayır.. Durmadan santrfor
sokuyor..
Farkında olmadığı bir şey daha var. Tolga!. Koşuyormuş..
Sevsinler..
Fatih Hoca, Başkan Mustafa Cengiz'e gitsin. Yardım istesin.
Galatasaray atletizm şubesinde ne koşucular var..
Tolga durmadan ikili mücadele ile top kaptırıp rakibe kontratak
fırsatı veriyor. Durmadan pas hatası yaparak rakibe kontratak
fırsatı veriyor.
Bu son iki cümleyi bıkana kadar tekrar okuyun. Tolga işte o..
Farkına varmayan tek kişi de Fatih Terim.. Öyle farkında değil ki,
Yasin'i maçın bitmesine sayılı dakikalar kalmışken, ancak mağlup
duruma düşünce takıma almayı akıl ediyor ve bize "Etmez olaydı"
dedirtiyor. Çünkü dışarı aldığı oyuncu, orta sahada oyun kuran ve
Galatasaray'daki en iyi oyunlarından birini çıkaran, hem gollük
şutlar atan (İkisini kaleci Ramazan harika kurtardı), hem de gol
pasları dahil, en iyi top atan Selçuk.. Gözlerime inanamadım
levhayı görünce.. Beynim durdu Selçuk kenara yürürken.. Rakipten
oynayan Tolga içerde.. Hiç ama hiçbir işe yaramayan Gomis içerde..
Selçuk çıkıyor... Yahu Kasımpaşa Hocası yapmaz bu değişikliği izin
verilse, "Sen yap" dense, utanır, "Ayıp olur bu kadarı da" der.
Ama yaptı Fatih Hocam. Bunu da yaptı ve "0 puan"ın altına imzasını
attı.
Aslında bunun böyle olacağı maçın başında belliydi.
Durup dururken yere düşen ve bayılan Gomis'i oyunda tuttuğu anda
bitti iş.. Efendim bu hep olurmuş Gomis'e.. Beynine kan gitmez,
adam düşer bayılırmış.. Durup dururken bayılma adeti olan adama
nasıl "Sağlam" raporu verilir, nasıl lisans çıkar, Türkiye
Cumhuriyeti Spor Bakanına sormak gerek.
O Gomis'e oynama izni verdi Galatasaray doktorları(!). Nasıl
doktorlarsa artık. Anında kenara almadı Fatih Terim de.. O Gomis de
son dakikada boş kaleye atamadığı gol dışında topa vurmadı maç
boyunca.
Sivas yenilgisi sonrası "Fatih Terim hatalarından ders alırsa,
Galatasaray gene Şampiyon adayım" demiştim.
Kasımpaşa maçı, Fatih Hocamın büyük sorunları, kişisel sorunları
olduğunu gösterdi.
Bu durumda Galatasaray "Şampiyon" adayım değil, artık. Şampiyonlar
Ligi, hatta UEFA kupasına gidebilirse, razıyım..
Notlarım..
Muslera (8)- Linnes (7), Maicon (5), Serdar (7), Nagatomo (7)-
Selçuk (7), Donk (8)- Feghouli (3), Tolga (2), Rodriguez (8)- Gomis
(0).
Sonradan girenler..
Eren (3), Sinan (4), Yasin (?).