Aynen öyle.. Ayazağa'da bir Kültür Sanat Merkezi yapmamış,
TürkMall 100 milyon euro harcayıp.. Tüm ailenin tüm gününü
geçireceği bir Kültür Sanat Cenneti yaratmış.. Yemyeşil bir
cennet.. Orman içinde bir cennet..
Yani ne ararsan var içinde.. Bir defa iki müthiş konser salonu..
Biri dev.. Öbürü küçük.. Sonra geniş, yüksek tavanlı, en iyi
ışıklandırılmış sergi salonları, galeriler.. Çocuklara özel
atölyeler.. Tabii büyüklere de ayrı.. Ve de, bir minik cadde..
Üzerinde restoranlar, kafeler, dinlence yerleri olan ve orman
yeşiline bakan bir minik Şanzelize.. Şanzelize'de oturanlar, Elize
tarlalarını burda görmeliler asıl..
TürkMall Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Levent
Eyüpoğlu gezdiriyor beni.. Nasıl kafa dengi genç bir adam..
Gören bizi kırk yıllık dost sanır.. Başardıklarıyla nasıl gurur
duyduğunu, gözlerinden okuyabiliyorum ancak.. Çünkü lafları
tevazuun da altında..
Sanki çok kolay bir işmiş gibi anlatıyor.. Oysa işin ne olduğunu
benden iyi bilen yok..
Nejat Bey (Eczacıbaşı), kafasına koyduğunda Ayazağa'yı, yıl 1990!.
İlk kazmayı vurduğunda, 1996.. Sonra olmadık işler.. İhanetler,
savsaklamalar ve nihayet, 2015 yılında açılış.. 25 yıl sonra.. Dile
bile kolay değil..
En merak ettiğim yer Büyük Salon.. İşletmesini Doğuş almış. Adını
da Volkswagen Arena koymuş. Spor ve sanat işleri sponsorsuz
olmuyor..
En çok orayı merak ediyorum..