Ekranın önünde dona kaldım, pazar akşam üzeri "Metin Ersoy'u
kaybettik" yazıyordu. Üniversite yıllarımızın Kalipso kralı, benim
unutulmaz dostum, Metin Ersoy gitmişti...
Yaz başında arabamla Bağdat Caddesi'nden geçerken, onu görünce
durmuş, inerken "Metin" diye bağırmıştım..
Beni daha kapıda karşılarken, Kalipso dansı yaparak, "Vakit yok
gemi kalkıyor artık" adlı kaç kuşağın ezberine geçen şarkısını
söylemeye başlamıştı.. Oracıkta. O kaldırım kalabalığının
içinde..
Ne bileyim son kez gördüğümü..
Ne bileyim bu defa geminin sahiden kalkmak üzere olduğunu..
Çok sevdiği caddesinde bir kafede otururken pazar günü kalp krizi
geçirmiş. Saat beşte gitmiş..
Baha Boduroğlu kardeşimizden gelen nota göre, 29 Eylül'de, yani bir
ay evvel Antakya'da son konserini vermiş.. Yaş 83, hâlâ
sahnede.
Hâlâ dans ederken..
Ağaçlar ayakta ölür, derler ya.. Öyle gitmiş işte..
Hayatını da Baha özetledi..
15 Nisan 1934 İstanbul doğumlu.. Saat tamircisi babası koyu bir
Vefa taraftarı olduğu için Vefa Kulübü'nün içinde büyümüş.
Gençliğinde futbol oynamış Galatasaray'da..
1961'de üzerine kaleci düşünce kolu çıkmış ve futbola veda etmek
zorunda kalmış.
Yeni Kolej'de okumuş..
Lise'de müzik hocası Zeynep Değirmencioğlu'nun (Ayşecik) babası
Hamdi Değirmencioğlu..
Hamdi Bey, 1956'da kızı Zeynep Değirmencioğlu ile birlikte Metin
Ersoy'u da "Papatya" filminde oynatmış.
1953'te liseyle beraber, konservatuvara başlamış.
Akşamları da dans dersi verirmiş ki, eğitim masrafları çıksın.. Bir
ders 3 lira, 10 ders 30 lira.
1955'te ilk kez Şan Sineması'nda filmden önce sahnede şarkı
söylemiş.
1956'da askerliğini yaparken Kore Savaşı'na tercümanteğmen olarak
göndermişler..
Kore'de Amerikan birliklerine şov yaparken, Amerikalılar onu
Karayip müziğinin ünlü sesi Harry Belafonte'ye benzetmişler..
Metin Ersoy; Harry Belafonte'nin söylediği tüm kalipsoları çok
sevmiş, onları Türkiye'de tanıtmayı kafasına koymuş..
Kore'den dönünce yolcu servisinde işe başlamış. Ayni yerde Göksel
Arsoy da varmış.
Ama akılları müzik ve sinemada olduğu için kovulmuşlar.
1960'ta İlham Gencer ile tanışmış.. Onunla ve Ayten Alpman ile
birlikte çalışmaya başlamış.. Harry Belafonte'nin şarkılarını
nerdeyse aynen söyleyince İlham Gencer ona 'Kalipso Kralı'
demiş..
O gün, bugün Kalipso Kralıydı, Sevgili Dostum.
Işıklar içinde yatsın.
Başın sağ olsun, Sevgili Emir..
Babanın yolunda devam et. O adı unutturma..
Sevgili Dostum, canım ağabeyim Beyti Bey'in (Onun soyadı gibidir Bey.. Güler'i ben bile yıllar sonra öğrendim) Sevgili oğlu Cüneyt Güler'i de kaybetmişiz. İlanı gördüm..
Artık Florya gidiş gelişleri oto yollarda bile saatler aldığından eskisi kadar sık görüşemez olmuştuk. Beni o hep gülen yüzüyle karşılardı Cüneyt..
Nasıl sıcak, nasıl candan dosttu, babası gibi..
Tüm Güler ailesine, ama en başta dostum, ağabeyim, canım Beyti Bey'e baş sağlıkları..