Lösemili çocukları 1994 yılında tanıdım. Şimdi Galatasaray
Başkanı olan Mustafa Cengiz'in Levent'teki benzincisinde durmuştuk.
Ben de "Mustafa oralarda mı" diye inmiştim ki, adamın biri iki
metreden diz altıma iki el ateş etti.
Yere düştüm. Pompacı çocuklar koştu.
"Heyecanlanmayın" dedim. "Boynumdan fularımı çıkarıp bacağımı diz
üstünden sıkıca bağlayın, kanamayı keselim." Ordan doğru Levent
Kliniğine götürdüler. Orda bakan hekim ayak başparmağıma iğne
batırdı.
"Hissettin mi" dedi. "Evet" dedim.. "O zaman korkulacak bir şey
yok. Sinir tahrip olmamış.
Yoksa bu bacağı hayat boyu kullanamazdın.
İki yerden kırık var. İyi bir hastanede ameliyatla geçer" dedi.
O sırada nurlar içinde yatsın, Orhan (Mizanoğlu) haberi televizyon
alt yazısında görmüş. Benzinciye koşmuş.
Ordan kliniğe geldi. Ambülansa aldılar.
Orhan "Doğru Florya, İnternational" dedi. O zaman her köşe başında
ticarethane gibi özel hastane yok.
İnternational müthiş ünlü..
Gittik..
Hastane dolu.. Bana "Lösemili Çocuklar" bölümünde yan yana iki oda
verebildiler.
Biri ziyaretçilerin bekleme odası..
Öteki benim yattığım yer.
Niye bu uzun giriş?.
Lösemili çocukları nasıl tanıdığımı, onları niye bu kadar sevdiğimi
anlatmak için. Bir kere daha anlatmak için..
Anneleri, ablaları, serum takılı tekerlekli direklerini iter, beni
ziyarete gelirlerdi odama..
Haftalar sonra tekerlekli sandalyeye oturmaya başlayınca, ben de
ziyaretleri iadeye başladım. Onların odalarına gider, yanlarında
oturur, sohbet ederdim.
Lösemi, yani "Kan Kanseri"ni "İdam Fermanı" bilirdik biz..
Öyle olmadığı anlaşıldı.
Bakım ve tedaviyle ölüm oranı çok düşürüldü.
Ne var ki, bakım ve tedavi pahalıca..
Lösemili Çocuklar Vakfı, LÖSEV'i idealist insanlar bu sebeple
kurdular.
Her yıl Lösev'e yapılan bağışlarla hayatı kurtarılan çocukların
sayısını bilmezsiniz..
O kadar başarılı Lösev ve başarının temeli sizlerin bağışları.
Mübarek Ramazan'a girdik..
Ramazan sadece Oruç tutma değil, ayni zamanda bağış ayıdır.
Diyanet İşleri Başkanlığı her yıl Ramazan gelirken o yılki en az
Fitre'yi açıklar.
Biz çocukken mahalle bekçisi gelir, her eve fitre zarfı
bırakırdı.
Dedem ya da babam, zarfın içine para koyar, ayni bekçi bayramda
gelir, el öper, zarfı alırdı.
Şimdi artık, fitre 2 tıkla ödenebiliyor.
Diyanet, bu yıl asgari fitreyi 19 lira olarak açıkladı.
Adam başı 19 lira..
Ben de köşemden yön gösteriyorum..
Lösev'e bağışlayın fitrelerinizi!.
Gönlünüzden ne koparsa, en az 19 lira olarak Lösev'e bağışlayın.
Sadece Fitre sevabı değil, bir çocuğun hayatını kurtarma ödülünü de
yazın, öte yandaki defterinize..
Nasıl mı ödeyeceksiniz.
En kolayı.. www.losev.org.tr Tıklayın.
Ramazan Bağışı Fitre işaretlerini de tıklayın. Tamamdır.
İnteraktif bankacılık kullanıyorsanız, "Bağış" bölümünde "Lösev"i
tıklarsanız da olur.
Banka şubelerine giderseniz, hangisi olsa olur.
Banka çalışanları size yardımcı olacaktır.
Büyük şehirlerde Lösev Ofisleri var.
Google'dan bakabilirsiniz. Oralara uğrayıp elden
verebilirsiniz.
Yurt dışından Ziraat Bankası size yardımcı olacaktır.
PTT Şubelerine giderseniz 120660 nolu posta çeki hesabı Lösev
bağışlarına aittir.
Avrupa'nın ilk donanımlı kanser hastaları kenti ve hastanesi,
Lösev'in kurduğu Lösante için gayri menkul ve gıda, kitap, oyuncak
bağışları yaparak, lösemili çocukların mutlu olmalarını ve
iyileşmelerini sağlayabilirsiniz..
Haydi dostlarım!.
Haydi okurlarım!.
Başkalarını mutlu etmek, en büyük mutluluğu verir insana..
Bir çocuğun, hiç tanımadığınız bir çocuğun hayatını kurtarmak nasıl
bir mutluluktur, tadın mutlak!.
19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramımız kutlu ve mutlu olsun