Galatasaray 17 yıldır, Fener'i Kadıköy'de yenemediği için, "Nasıl yener" sorusunun yanıtı da uzun olacak tabii. Günlerdir, sahaya çıkacak takımı, o takımın hangi kafa ile oynaması gerektiğini adeta tefrika ettim.. Bugün son. Lafım bitmese de (Ki Fener- Galatasaray dedin mi bitmez.. 100 yıldır bitti mi), yazım bitecek.
***
"Galatasaray nasıl oynamalı" sorusuna dünden devam edelim..
Galatasaray oyunu iki kanata birden yaymak zorunda..Tek kanattan,
sadece Bruma ile yüklenmek, genç adamı iki kişiyle tutmaya ve
bitirmeye yarar. İki kanattan dengeli yüklenirlerse, ortada da
Sneijder gibi bir tehlike var, Fener'in en zayıf yeri savunmasının
delinme ihtimali çok artar.
Yani..
Galatasaray oyunu Fener'in çok kuvvetli olduğu hücum alanında
değil, en zayıf olduğu savunma alanında oynamalı.. Yani başından
sonuna hücum futbolu oynamalı.
Fener'e yenilenler, peşin korkuları ile alanlarına kapandıkları
için kaybediyorlar.
Çünkü hatta beklerinden başlayarak o kadar gol atacak adam var ki
Fener'de.. Sonunda biri vuruyor ve işi bitiriyor.
***
Şimdi en önemlisine geliyorum..
Galatasaraylı futbolcular hakemle oynamamayı öğrenmeli.. Öyle
itirazcı hem de saldırgan oluyor ki, Galatasaraylı futbolcular,
kaptanlarından başlayarak, hatta taç atışında bile hakemin üzerine
yürüyerek, el kol işaretleri yaparak ve de kim bilir neler diyerek,
en iyi niyetli hakem, bile onuncu dakikada Galatasaray'dan nefret
eder..
Oysa hakeme yardımcı olsalar, sempati yaratırlar, adamın bilinç
altını kazanırlar. Bunu onlara yıllardır anlatan yok..
Şimdi hakem belli..
Cüneyt Çakır.. Yurt dışında ülkenin en iyi hakemi..
İçerde, en eyyamcısı.. 45 bin Fener seyircisi tribünde, baştan
aşağı Fenerli medya da sayfalarda..
Cüneyt Çakır ne tarafa eğilir sizce..