Yoğundu salı günüm.. Sabah gazetede (Balmumcu) yazılarımı tamamlayıp, bizim geleneksel salı yemeğine (Levent) koştum.. Ordan atv stüdyolarına, 90a çekimine (Fulya).. Bitti, doğru Ekav'a, sevgili İnci (Aksoy) gene bir sergi açıyor.. (Taksim).. Seyyit Bozdoğan'ın Çağrışımlar başlıklı ilginç, soyut, figüratif kolajlı resimlerine bakarken, İnci kulağıma fısıldadı.. "Sen İnan Kıraç'ı sevmezsin ama, onun Pera Müzesi'nde de iki harika sergi var, mutlak git.." "Yanılıyorsun İnci" dedim.. "Ben Galatasaray'ın işlerinden parmağını bir türlü çekmeyen, ama ortaya çıkıp, elini taşın altına koyarak 'Ben varım' demeyen ve kukla oynatan İnan Kıraç'ı sevmem.. Ama sanat adamı İnan Kıraç'ın hep yanında, arkasında oldum." Tepebaşı'nda Kıraç'ın planladığı, Frank Gehry'nin "Veda eserim olacak" dediği müzenin gerçekleşmesi için nasıl çırpındığımı dünya biliyor.. Türkiye ve İstanbul, bütün dünyayı çekecek muhteşem bir yapıya sahip olacaktı. O zaman Başbakan Recep Tayyip Erdoğan işin farkındaydı. Arazinin bir bölümü TRT, bir bölümü Belediye'nindi. İkisine de "Bürokratik işlemleri bitirin, bu müze yapılsın" dedi. Ama bu talimata rağmen, İnan Kıraç bir şekilde engellendi. Gehry beklemekten bıktı. Gitti "Veda" binasını bir başka ülkede yaptı, dünyanın yaşayan en ünlü Mimarı.. Haliç'e bakan ve İstanbul'un surlar içinde kalan yedi tepesinin siluetine bakan Gehry binası, nasıl bir efsane olacaktı, oysa.. Sanat adamı İnan Kıraç'ın bir başka alkışlanacak yanı da Eğitim.. TEGV, yani Türk Eğitim Gönüllüleri Vakfı, onun önderliğinde kurulan 21 yıllık bir eğitime destek kurumu.. Temel Eğitim çağındaki çocuklara, okul dışı destek amacı ile kuruldu.. 21 yıldır neler yapıyorlar neler..