Bayram günü de olsa şirinlik yapmaksızın inandığımı dost doğru söyleyeceğim.
Bu sütunun mütevazı okurları bilir ki;
Ne zaman İstanbul’un başına gelen musibetten bahsetsem ‘plastik bir surat’ ifadesini kullanırım.
Buradan hareketle İlber Ortaylı’nın ‘Bir Ömür Nasıl Yaşanır’ isimli kitabından bir bölümü sizinle paylaşmak istedim.
“Belli ki o insan hayatta düşünmüş, üzülmüş, sevilmiş, görmüş geçirmiş, güzel şeyler görerek heyecanlanmış, endişeli durumlar görerek heyecanlanmış, okumuş, okuduğundan etkilenmiş... Bunlar hep insanın yüzüne yansır. Yaşanmışlıklar erkeğin de yüzüne vurur, kadının da. Bunları yapamayanların yüzünde hiç bir ifade bulunmaz...”
Yani sahici bir hikayeniz yoksa anlatılacak diliniz gibi yüzünüzde anlamsız ve plastiktir.