Güya karar vermiştim. Özel yaşanmışlıkları yazı konusu yapmayacaktım. Gel gör ki bazen -argo bir deyişle- şarter atıyor...
İster istemez her gün gazetelere -dijital ortamda da olsa- bakıyorum, köşe yazılarını okuyorum.
Geçenlerde, Ak Parti'den ayrılanların kurduğu partileri desteklemekle maruf gazetede yazan birini okuyunca, gayri ihtiyari dudaklarımdan 'gel de yazma' kelimeleri döküldü...
Arkadaş mevcut iktidarı, hassaten Erdoğan'ı sert bir biçimde eleştirirken saygı, hakkaniyet, yerine koyma, hakkını verme, ahde vefa, nimete şükran gibi insani değerlerin tümünü tekmeliyordu.
Oysa, bu arkadaş, bir zamanlar, Sayın Erdoğan'ın Başbakan olduğu yılların bir bölümünde makam arabasının sol koltuğunu işgal ediyordu.
Ben ise henüz Erdoğan'ın konuşma metinlerini yazan ofisin sorumluluğunu taşıyordum.