1- İsmail Kılıçarslan ile aynı tarihlerde Maturidi’den söz eden yazılar yazmamız en azından benim açımdan tamamen tesadüf.
Zaten Maturidi ile ilgilenmemde bir tesadüfle başlamıştı:
Bir dost meclisinde bir hususu nitelemek babında ‘tevil’ kelimesini kullandığımda ‘İsmet Abi’, bu kelimeyi kullanmakla meseleye istiskal cephesinden yaklaştığımı varsayarak üzüntülerini ifade edince;
(Benden 7-8 yaş küçük olsa da o bana ‘abi’ derken hangi duyguları taşıyorsa bende aynı duygularla ‘İsmet Abi’ diye hitap ederim kendisine)
‘Tevil’ kelimesi üzerinde çalışıp İsmet Abiyle paylaşmaya karar verdikten sonra;
Bu araştırma safhasında farkına vardım ki Maturidi bizatihi Kur’an çalışmasına (tefsir dememek için böyle söyledim) ‘tevil’ ismini vermiş: ‘Te’vilatü’l Kur’an’