İstanbul’un CHP’li başkanı, başkan sıfatıyla İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’ni yönetmek amacıyla kürsüde bulunurken, kendisine laf atan bir meclis üyesine zamane ergenlerinin bile edemeyeceği ağırlıkta ancak herhangi bir şehrin, mesela başkanın asıl memleketinin, lümpen köşelerinde köşe kapmış bıçkın abilerin becerebileceği tarzda galiz bir küfürle cevap veriyor.
Bu patavatsızlık, bu pervasızlık, bu görgüsüzlük (daha ağırını da söylemeli miyiz) öyle lümpenlikle izah edilip geçilecek bir şey değil.
Bu pişkinlik olsa olsa cehalet gereğidir, akıl noksanlığına işarettir.
Öyle de;
Olan İstanbul’a oluyor.
İstanbul hangi suçu işledi ki başına bu musibet geldi.