Tam da Salı günkü yazımda, “MHP’de Paralel Yapı şüphesi”ni konu edinmişken, Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında neler neler söyledi: “Ankara, Washington ve Pensilvanya arasında MHP düşmanlığının üçgeni kurulmuştur. Bizim paralele teslim edecek bir partimiz yoktur. Kendi kurumlarına kayyum atandığında dünyayı ayağa kaldıran, MHP’ye atandığında ise sevinç çığlıkları atanlara diyoruz ki, bugüne kadar ne yaşamışsanız müstahaktır. Bunlar ikiyüzlü ve Türkiye’nin karşısındaki husumet kutbudur. Bunlar dini paraya dönüştüren, imamlığı şirkete çeviren, ABD’nin kuklası, İslamiyet’in yüz karalarıdır.” Kimileri Bahçeli’yi bu Paralel Yapı çıkışından dolayı eleştiriyor. “Daha önce neredeydin? Şimdiye kadar niye bu yapıya sahip çıktın?” diyor. Haklılık payı olsa da, bu eleştirilerin bugüne bir yararı yok. Önemli olan AK Parti’den sonra Meclis’te grubu olan bir partinin genel başkanının da legal görünümlü illegal yapıya karşı mücadele vermesidir. Paralel Devlet Yapılanması’nı hala savunmaya çalışanların düştüğü zor bir durum var. F. Gülen ve etrafının, geçmişte bilhassa devlet kurumlarında insanlara zulüm ettiklerini inkâr edemiyorlar. Silahlı kuvvetler mensuplarına sahte delillerle kumpas kurduklarını, Gülen hakkında kitap yazanların susturulmasını savunamıyorlar. Hukuk dışı telefon dinlemelerinde, sınavlarda soruların çalınmasında, MİT TIR’larının durdurulmasında, HDP’li hükümet istenmesinde “bunlar masumdur” diyemiyorlar. Bu zor durumdan kurtulmak için bir şey tutturdular. Bizim gibi geçmişte bu yapıya yardımda bulunan ama artık bu yapıyla mücadele edenlere, başta Sayın Cumhurbaşkanına “daha önce beraberdiniz, neden geç fark ettiniz?” diye atarlanıyorlar.